Bu ülkede yıllarca "Mustafa Kemal" ismi kullanılarak insanlara aba üzerinden sopa gösterildi.
Onların canını acıtmak için "Mustafa Kemal" kullanıldı.
Özellikle iktidarı elinde bulunduran, demokrasi maskesi ile insanlar üzerinde hüküm sürdürmeye çalışan kendilerini laik ve Cumhuriyetçi olarak takdim eden zümreler tarafından
Daha sonrasında bir şeyler değişmeye başlamışken;
“İnsanlar arasında Kürt, Türk, Laz, Çerkez gibi etnik kültürleri bir kavga haline dönüştüren insanlar artık prim yapmıyor.” derken.
“Etnik kökenler artık insanların birbirlerinin canını acıtmak için kullanılmaması, bunları yapan insanlara fırsat verilmemesi” için uğraşılır iken,
Yıllarca “Kanarya tren istasyonu” olarak bilinen istasyon;
Marmaray bitim aşamasında iken tabelasının “Mustafa Kemal istasyonu” olarak belirlenmesi ilginç bir gelişmedir.
Ben “Etnik kökenler üzerinden hala çözülememiş sıkıntıları” ile dolu bir bölgenin istasyonuna “kabuk tutmuş yaralarını kanatmak” için bu ismin verildiğini düşünüyorum.
Bunları yazarken ve söylerken de kimse bana Mustafa Kemal sevgisinden ya da nefretinden bahis açarak gelmesin.
Çünkü söylediklerimin ve anlatmak istediklerimin “Mustafa Kemal’in direkt kendisiyle alakalı şeyler olduğunu ya da olmadığını” anlayacak kapasitesi olmayan insanlara cevap vermeyeceğim.
Hele hele “ötekileştirmekten, ötekileştirdiğiniz” falan filan gibi cümlelerle hiç gelmesin.
Çünkü bu yapılanla “fesat çıkarmak kurumaya, kabuk bağlamaya çalışan yaraların kanatılmasından başka bir amacın olmadığını” düşünüyorum.
Böyle bir amaca hizmet edenler AK Partiden ise daha çok yapılacak iş var demektir.
Eğer Bürokrasi ile alakalı ise ya da bürokratların iş bilmezliğinden kaynaklanıyorsa bu ülkenin bürokratlarının bir an önce sosyoloji eğitimine tabi tutulmamaları gerekiyor.
Bu kadar ülke sosyolojisine vakıf olmayan bürokratların hala yönetim kademelerinde var olmaları başka bir katliamdır.
Hala bürokratik kademede ülke sosyolojisine ve yakın tarihine vakıf olmayan bürokratların var olması yeterinde acı iken aklım bana oyun oynuyor.
Ve diyor ki; ülke gerçeğinden yola çıkarak hala bazı hassas noktaları kaşıyarak, kanatarak bu ülkenin insanlarını birbirine düşürmeye çalışan ya bürokratlar var ya da o bürokrasinin içinde cirit atan ajanlar var.
Ve yine bana oyun oynayan aklım diyor ki; bürokrasinin içinde cirit atan ajanlar, bürokratlar üzerinden bu ülkenin insanlarının zaaflarını hassasiyetlerini kaşımaya devam ediyorlar.
Artık lütfen ve lütfen insanların zaaflarını ve insanların hassasiyetlerini kaşımaktan vazgeçin. Bu ülkenin insanlarını aptal, ahmak yerine koymaktan vazgeçin.
Bu ülkenin güzel insanları kendi aranızda birbirinizi yemekten birbirinize Kürt Çerkez Suriyeli Iraklı Afganistanlı oralı buralı demekten yapacak daha çok işlerinizin olduğunun farkına varın.
Lütfen daha çok çalışmamız çok daha fazla uyanık olmamız gerektiğini unutmayın.
Münevver Bitigen
