28 Şubat neden Arabistan’da olmuyor?
Yirmi yıl geçmiş üzerinden.
Hala etkileri devam ediyor. Bu kafayla gidilirse daha rahmetli Ecevit’in dediği gibi bin yıl da sürebilir.
O günlerde her türlü entrikalar çevrildi. Ekonomik sosyal siyasal çalışmalarla ülkemiz büyük zarar gördü.
Manevi zarar da cabası.
Anayasa maddeleri birer birer çiğnendi. İlk çiğneyen de seçimden sonra milletvekili yeminini etmeden meclis kürsüsüne çıkıp konuşma yapan rahmetli Ecevit oldu. Ardından genelgelerle inançlı kesime kan kusturuldu, gözlerinde yaş bırakılmadı, Orhan Taşanlar’la Çevik Bir’lerle.
Türk siyaseti enteresan yapılanmalara sahne olageliyor.
Milli Görüş’ün içerisinden çıkarılan AKP dindar insanların oylarıyla iş başına getirildi.
Belki de Milli Görüş’ün aslı gelmesin diye böyle yapıldı.
Gel zaman git zaman 28 Şubat gündeme geldi. Hayatta olan, o dönemin 5’li çete mensupları bir bir adliyelere gelip AK’landılar. Şu anda 28 Şubat darbecilerinden ceza alan kimse kalmadı. Aslında seçmenin baskısı çete mensuplarının adliye koridorlarına gitmesini sağlıyordu.
Bu arada bazı manevi yasaklar ortadan kaldırıldı. Mesela başörtüsü yasağı artık genelde uygulanmıyor. Yasa değişikliği yapılmamasına rağmen aynı kanunlarla o zaman uygulanan yasak şimdi uygulanmaz oldu. Demek ki o zaman da bir yasak yokmuş, şimdi de bir değişiklik yapılmamış. Hal buyken, 28 Şubat darbesinde 5’li çeteden de hiç biri ceza almamış durumda!
İşin bir diğer boyutu da şu.
Yeşil Kız İmam Hatip’te başörtüsü yasağı uygulanıyorken biz 500 öğrencinin olduğu okulda 15-20 kişi (veli olmadığımız halde) coplanıyorduk. 28 Şubat 2017 günü aynı yerde yapılan basın açıklamasında yaklaşık 500 kişiydik.
Coplanırken 20 kişi. 20 yıl sonra 500 kişi!
Peki nereye gitti Fadime Şahinler, Müslüm Gündüzler, Ali Kalkancılar….
Neden yok oldular veya yok edildiler, yok edildiler derken hayattalar ha, ölmediler yani.
Yazımızın başında 28 Şubat devam ediyor demiştik.
Önce 28 Şubat’ın gerçek sebeplerini ortaya koymalıyız. Gerçek sebepler Fadime-Müslüm-Ali-Acz(men)erkekler değildi elbette. Başörtüsü de değildi. Şayet öyle olsaydı, 28 Şubat veya bir benzeri Arabistan da yaşanmalıydı. Diğer Müslüman ülkelerde olmalıydı.
Asıl neden D 8’di. Denk bütçeydi. Adil paylaşımdı. Mevcut dünya düzeninin reddiydi.
Yönetime ve paylaşıma müdahale edilmesiydi.
Hatırlar mısınız, Erbakan Hoca başbakanlıkta bir iftar düzenlemiş, çeşitli cemaat mensuplarını davet etmiş, ardından kıyamet kopmuştu. Oysa başbakan Erbakan anayasa ve kanunlara aykırı davranmamıştı. Aynı uygulamayı yıllarca Demirel’de yapmıştı.
Ancak Mücahit Erbakan bir kişiyi davet etmemiş kıyameti de O ve O gün çevresinde bulunup “hocaefendi” diyenler kopartıyordu.
Teker teker yazayım mı isimlerini, hee siz anladınız tamam!.
Siz her sene siyonizme, mevcut düzenin sahiplerine haracınızı öderseniz problem olmuyor. Bu da yılda yaklaşık 60-70 Milyar yapıyor. AKP iktidarı 15 yılda en az 15x60 Milyar = 900 Milyar faiz ödedi.
Şimdi siz diyeceksiniz ki bizim borcumuz yok kardeşim! Eyvallah, borcun yoksa neden her yıl bütçede faiz ödeme miktarı bulunuyor. O miktar da yenilir yutulur değil kardeşim! Yılda 60-70 Milyar. Nasıl görmezden gelebilirsin, sen de mi aldandın ve aldatıldın. Bu parayla kaç tane Osmangazi köprüsü, kaç tane Yavuz Selim köprüsü, kaç tane Marmaray yapılır?
Oy verdiğin 15 seneyi aşan ülkeyi yönetenlere bir soruver bakalım.
“28 Şubat’ın bitmesi için, kurulmuş olan D 8’i D 60 yaptın mı? Yapmadın. Dolar Milyarderleri 30 iken 100 yaptın. Ayrıca 220 Milyar borcu 700 Milyar yapmadın mı? Yapmadığın gibi bizlerin refah seviyesini de arttırmadın. Aldatıldım aldandım demekten başka ne yaptın söyle ya çekinme kardeşşş.”
Bütün bunları halledersen 28 Şubat bitti diyebilirsin. Egemen olan dünya siyonizminin haracını ödemeyi kabul etmek fakir fukaranın hakkını dış güçlere aktarmak, yani her yıl 20-25 Milyar Dolar faiz ödemek 28 Şubat’ı bitirmez.
Sisteme entegre olmaktan, sömürü düzeninin dişlilerine yağ olmaktan kurtulabilmek için bir çaba harcanmazsa, istersen göbeğine kadar sakal bırak istersen başörtüsü değil peçe tak istediğin kadar nafile ibadet yap adamlar senden şikayetçi olmazlar. Şikayet etselerdi 28 Şubat Arabistan da olmalıydı. Yeter ki ekonomiyi ve dış siyasetini onlara bırak.
İstediğin makama gelirsin vesselam.