OKUL SENDROMU
Sabahın telaşında küçük bir el,
Annenin avucundan kayıp gider.
Çanta omuzda, kalp yüklerle dolu,
Ayrılığın adı: okul kapısı.
Değerli dostlar,
Biliyorsunuz, okul dönemi başladı. Her evde sabah telaşı, yeni defterlerin kokusu, zil sesinin heyecanı var. Ama bu heyecan her çocukta sevinçle karşılanmıyor. Kimi çocuk, sırtındaki çantadan çok kalbindeki yükle okula gidiyor. İşte bu noktada “okul sendromu” dediğimiz bir durum kendini gösteriyor.
Her çocuk zaman zaman “okula gitmek istemiyorum” diyebilir. Bu bazen yapılmamış bir ödevin bahanesi, bazen de arkadaşlarla yaşanan küçük bir tartışmanın sonucudur. Bunlar gelip geçicidir. Ama eğer bu isteksizlik sürekli hale geliyorsa, sabahları gözyaşlarıyla başlıyorsa, mide bulantıları, baş ağrıları eşlik ediyorsa; işte o zaman bu bir sinyal, bir yardım çağrısıdır.
Okul sendromunun en belirgin işaretleri şunlardır:
• Sabahları isteksizlik ve bitkinlik
• Okula gitmeden önce ağlama, mide bulantısı veya baş ağrısı
• Günlük yaşamda aşırı hassasiyet, kırılganlık ve öfke
• “Okula gitmek istemiyorum” sözünün tekrarlayan bir alışkanlık haline gelmesi
Bu belirtiler size aslında tek bir cümle fısıldar:
“Beni anla, bana güven ver.”
Sevgili anneler… Özellikle de çalışan anneler…
Sizin için okul döneminin bir başka zorluğu vardır: Çocuğunuzu sabah okula bırakırken gözlerindeki endişeyi görürsünüz ama işe yetişmek zorundasınızdır. O anda kalbiniz ikiye bölünür. Bir yanınız işteki sorumluluklar, bir yanınız evladınızın ürkek bakışları… Bu, görünmeyen ama ağır bir yük.
Ama bilin ki, çocuğunuzun kaygısı sizin sevginizin azlığından değil, hayatın ona yeni yükler yüklemesindendir.
Siz yanında olamasanız da sevginiz onunla birlikte okul kapısından içeri girer. Çantasına koyduğunuz minik bir not, akşam eve geldiğinizde göz göze kurduğunuz sıcak bağ, “Bugün seni çok özledim” diyebilmeniz; bütün kaygılarını hafifletecek ilaçtır.
Unutmayın, sevgili anneler ve babalar; çocuklarımızın ruhu, bizim sevgiyle kurduğumuz köprülerden güç alır.
Siz kökleri sağlam tutarsanız, okul onun için yabancı bir korku değil; güvenle büyüyebileceği bir bahçe olur.
Ve sevgili çocuk…
Annen işteyken bile kalbinin en güzel köşesinde seni taşıyor.
Onun yorgun elleri, sana daha güvenli bir gelecek hazırlamak için çalışıyor.
Sen sadece bil ki; okul geçici, annelik sevgisi kalıcıdır.






























