Günlerdir üzerinde konuşulan tasarruf paketi Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından açıklandı. Paketi teferruatlıca incelediğinizde kamuya önümüzdeki dönem içinde milyarlarca liralık kaynak görülüyor. Peki sizce yeterli mi? Bendeniz bu paketin yeterli olduğunu düşünmüyorum. Hatırlarsanız bir seçim sloganıydı: Yetmez ama evet… şeklinde… Ben de bu sloganı kullanıyorum.
Zira, şimdiye kadar har vurup harman savrulan devletimizin kıt kaynaklarından daha da tasarruf edilebileceği kanaatini taşıyorum. Paketin detaylarına girmeye gerek yok.. Zaten iki gündür paketin geneliyle ilgili her tarafta haberler ve yorumlar yapılıyor. Bana göre devletimizin tasarruf edebilmesi için öncelikle israf ekonomisinden vazgeçmesi gerekiyor. Bu paket de daha önce açıklananlar gibi ülkemizin kıt kaynaklarının nasıl kullanıldığı noktasında bize bilgi veriyor aslında. Madem bunlar yapılabilecekti, daha önce neden yapılmadı diyesimiz geliyor aklımıza. İbn-i Haldun’un Mukaddime adlı eserinde israf içindeki devletlerin nasıl batışa doğru sürüklendiği konusunda müthiş tespitler vardır. Bir devletin ayakta kalabilmesi ancak ümran ile mümkün olabilir. Devlet israfa battığı andan itibaren yok oluş süreci hızlanır. Osmanlı Devletinin batışını da hızlandıran birilerine sağlanan ayrıcalık ve Duyun-u Umumiye kanunları değil miydi? Devlet hiç kimseye, hiçbir zümreye ayrıcalık sağlamaz…
Kamunun kaynaklarını hoyratça kullanma konusunda cimri davranmak zorundadır. Zira, devlet tabandan tavana herkesi kucaklayan bir organizmadır. Devletin esas alacağı en önemli unsur, israftan ve israf ekonomisinden kaçınmaktır. 3 yıl boyunca araç kiralanmayacak, yeni araç alınmayacak, ekonomik ömrünü tamamlayan araçlar tasfiye edilecek. Temsil giderleri olmayacak… Bunlar elbette önemli… Ama devletimizin taa derinlerine inildiğinde çok daha can yakıcı nitelikte harcamaların olduğunu da biliyoruz, görüyoruz…
Tasarruf, teksir kağıdından yapılmaz…
Tasarruf, işine giderken servis kullanan kamu çalışanlarının altından servisleri alarak da yapılmaz…
Tasarruf denilince öncelikle ülkemizin en tepesinde bulunanların insanlara örnek olacağı bir tasarrufu açık açık göstermeleri gerekir diye düşünüyorum. Zira tasarruf göstermelik olmaz… Maddi ve manevi imkânlarımızın tamamını iktisatlı kullanmak, onları asla israf etmemek, bilinçsiz tüketim ve israftan kaçınmak hepimizin görevi…
Hayatımızın her alanında israfın yerine tasarrufu hâkim kılmak hepimizin görevidir.
Tüketirken tükenmeyelim…
Tavandan tabana israfı önleyecek şekilde hayatımızı, yaşantımızı dizayn edelim…
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, “İtibardan tasarruf olmaz” demişti…
Bu söz dolayısıyla kendini çok matah gören solcu birileri tarafından çok eleştirildi… Bunların iktidarda olduğu dönemlerde devletin batırıldığını, hortumlandığını SGK’nın (O günkü adı SSK)’nın kamu işçilerine para bile ödeyemeyecek hale geldiğini de unutmadık. Cumhurbaşkanımız bize göre çok doğru söylüyor…
Bir insanın da bir devletin de itibarı her şeyidir…
İtibardan bu şekliyle tasarruf olmaz…
Cümleleri eğip bükmeye gerek yok…
Sayın Cumhurbaşkanımız dobra birisi olduğu için her zaman her şeyi eğip bükmeden söylüyor… Ama sayın Cumhurbaşkanımızın açıklanan bu paket haricinde de devletimizin kıt kaynaklarının kullanılması yönünde çok daha ince çalışma yapılması konusunda talimat vermesi en büyük dileğimizdir.
İşte biz de bu yönüyle yetmez ama evet diyoruz…
Açıklanan bu pakete kamu görevlilerinin en ince detayına kadar uymasını beklemekteyiz. Kaynaklarımızın çar çur edilmemesi noktasında, israfın tamamen bitirilmesi hususunda etkin bir şekilde bu paketle uyumlu şekilde çalışmalarını dilemekteyiz. Eğer böyle yapılırsa, devletin tepesinden itibaren tasarruf başlatılırsa, işte o zaman bu örneklik toplumumuzun tamamına da yansır diye düşünüyoruz.
Yazımı Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu uyarısıyla bitiriyorum: “İnsanoğlu kıyamet günü ömrünü nerede tükettiğinden, gençliğini nerede geçirdiğinden, malını nereden kazandığından ve nereye harcadığından, öğrendikleriyle amel edip etmediğinden hesaba çekilmedikçe yerinden asla kımıldayamayacaktır”…
