Türkiye siyasi tarihinde “Milli Görüş” akımı, yerli ve milli duruşun, manevî değerlerin, adaletin ve kalkınmanın temsilcisi olarak milletimizin gönlünde müstesna bir yer edinmiştir. Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hoca’nın kurduğu bu kutlu dava, yıllar boyunca nice engellerle karşılaşmış ama asla sönmemiş bir meşale gibi hep yanmaya devam etmiştir.
Bugün ise o meşalenin daha gür yanması, yeniden Türkiye’yi aydınlatması için birliğe, beraberliğe ve özüne dönmeye ihtiyaç vardır. Bu bağlamda, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Sayın Dr. Fatih Erbakan’a tarihi bir sorumluluk düşmektedir. Bu milletin evladı, bu davanın lideri olarak kendisine düşen vazife; geçmişte yaşanan kırgınlıkları, ihtilafları ve ayrılıkları bir kenara bırakıp milli görüşün siyasi arenada tek yürek, tek çatı, tek parti altında temsil edilmesini sağlamaktır.
Koltuk Değil Dava Önemlidir
Bugün Türkiye’nin siyasi tablosuna baktığımızda, Batı menşeli ideolojiler peşinde koşanların nasıl birleştiğini açıkça görüyoruz. Solcular birleşiyor, liberaller bir araya geliyor, çıkar odaklı yapılar bile güçlerini birleştirmekten çekinmiyor. Peki ya biz? Aynı kıbleye yönelen, aynı inanç ve dava için yola çıkan Milli Görüşçüler neden ayrılık içinde olmalı?
Sayın Fatih Erbakan ve Yeniden Refah teşkilatları, uzun yıllardır sahada büyük bir emek veriyor, güçlü bir duruş sergiliyor. Ancak bu kıymetli mücadelenin daha büyük bir sinerjiyle güçlenmesi için, Milli Görüş’ün asıl çatısı olan Saadet Partisi ile birleşilmesi elzemdir. Bu birleşme, sadece partisel bir karar değil, aynı zamanda tarihî, ahlaki ve manevi bir sorumluluktur.
Milletin Talebi: Birleşin!
Anadolu’nun dört bir yanında milli görüş davasına gönül vermiş milyonlarca insan, içtenlikle “birlik” çağrısı yapmaktadır. Her iki partinin de tabanı, gönüllüsü, teşkilatı bu ayrılığın artık son bulmasını istemektedir. Bu sadece bir özlem değil, aynı zamanda bir zarurettir. Çünkü bugün Türkiye’de ahlaki çöküş, ekonomik adaletsizlik ve milli değerlerden uzaklaşma derinleşmektedir. Böyle bir dönemde, tek sesle, tek yürekle, tek liderlik altında sahaya çıkmak, ülkeye umut olmak zorundayız.
Saadet Partisi, Bu Dava’nın Evi ve Emek Mekanıdır
Saadet Partisi, Erbakan Hocamızın son nefesine kadar başında olduğu, yıllarını vakfettiği partidir. Bu parti, sadece bir tabela değil, bir mananın, bir mücadelenin ve bir medeniyet idealinin simgesidir. Sayın Fatih Erbakan’ın da bu evi daha da büyütmek ve yükseltmek için bu çatı altına dönmesi; hem babasına hem davasına hem de milletine vefa olacaktır.
Son Çağrı: Sayın Fatih Erbakan, Yuvana Dön!
Bu çağrıyı samimiyetle ve davaya olan inançla yapıyorum. Ben bir vatandaş, bir milli görüşçü olarak sesleniyorum:
Sayın Fatih Erbakan, davanız büyüktür. Yolunuz kutludur. Lakin bu yolda birlik şarttır. Saadet Partisi çatısı altında birleşerek, bu kutlu yürüyüşe yeni bir heyecan ve yeni bir diriliş ruhu kazandırmak sizin elinizdedir. Büyük bir liderlik örneği göstererek, bu milletin ve dava arkadaşlarınızın çağrısına kulak verin. Babanızın bıraktığı emanete sahip çıkın.
Bu birleşme sadece bir parti kararı değil, bir milletin ve bir ümmetin beklentisidir.
Birlikte daha güçlüyüz. Birlikte daha gür ses veririz. Birlikte daha büyük işler başarırız.
Haydi Sayın Erbakan, tarihi bir adım atın ve yeniden aynı safta, aynı dava çatısı altında birleşelim.