Ayasofya Camii, İstanbul'un en önemli tarihi ve kültürel bir sembol yapılarından biridir ve mimari ve kültürel açıdan büyük bir öneme sahiptir. Ayasofya, Bizans İmparatorluğu döneminde İstanbul'un merkezinde yer alan bir kiliseydi ve 537 yılında inşa edildi.
Daha sonra 1453'te Osmanlı İmparatorluğu'nun İstanbul'u fethetmesinden sonra camiye dönüştürüldü.Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethinin ardından ilk Cuma namazını kılarak camiye dönüştürdüğü, 481 yıl cami olarak Müslümanları bağrına basan Fethin sembolü Ayasofya Camii, 24 Nisan 1934'te, hangi gerekçe ile alındığı anlaşılamayan ani bir kararla müze haline getirilmiştir.
Dinî açıdan da, Ayasofya birçok insan için önemli bir yerdir. İslam dininde kutsal sayılan Mescid-i Aksa, Mekke ve Medine'den sonra dördüncü önemli yer olarak kabul edilmektedir. Ayrıca, Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) hadislerinde Ayasofya'nın öneminden bahsetmiştir ve bu nedenle birçok Müslüman için önemli bir ziyaret noktasıdır.
Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), Ayasofya Camii'nin değerini ve önemini vurgulamak için böyle buyurmuştur. Ayrıca Fatih Sultan Mehmet de İstanbul'un fethinden sonra Ayasofya'yı camiye çevirdiğinde burada bir dua etmiştir. Bu duayı şöyle ifade etmiştir:
"Allah'ım! Bu eserin fethini bana nasip et ve benim hürmetim için burada hiçbir zaman ihtilaf çıkarma. Ve benim hilafımda gelecek hükümdarlar zamanında bile burayı tamir ve inşa ettirerek bu yerdeki ibadete devam etmelerini sağla."
Bu dua, Ayasofya'nın İslam dünyasında ne kadar önemli bir yere sahip olduğunu ve burada yapılan ibadetlerin önemini göstermektedir.
Ayasofya, mimarisi, büyüklüğü ve içinde barındırdığı sanat eserleri ile birçok insan için dünyanın en önemli yapılarından biridir. İnşa edildiği dönemde dünyanın en büyük kubbesine sahip olan Ayasofya, mimari açıdan da büyük bir başarıdır. Ayrıca, içindeki mozaikler ve freskler, Bizans dönemi sanatının en güzel örneklerindendir.
Ayasofya'nın cami olarak yeniden kullanılmaya başlanması, birçok tartışmaya neden olmuştur. Bazıları bu kararı tarihi bir hatırayı geri getirmek olarak görürken, diğerleri ise Ayasofya'nın müze olarak kalmalı olduğunu savunuyorlar. Ancak her ne olursa olsun, Ayasofya'nın mimari ve kültürel açıdan önemi tartışmasızdır.
2020 yılında yapılan bir kararla yeniden cami olarak kullanılmaya başlanmıştır.
2020 yılında, Türkiye Cumhuriyeti Devletin Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından alınan bir kararla, Ayasofya-i Kebîr Câmii Şerîfi yeniden cami olarak açılmıştır.
Recep Tayyip Erdoğan'ın Ayasofya açılışı ile ilgili konuşması aşağıdaki gibidir:
"Değerli misafirler, bugün tarihi bir gün yaşamaktayız. Ayasofya'nın açılışı ile birlikte Türkiye'nin ve İslam'ın tarihi açısından önemli bir adım atıyoruz. Ayasofya, İstanbul'un simgesi ve tarihi dokusunun önemli bir parçasıdır. Bu büyük yapı, İstanbul'un fethinden bu yana yaklaşık 500 yıl boyunca cami olarak hizmet vermiş, daha sonra ise müze olarak kullanılmıştır. Ancak, bu tarihi yapıyı tekrar İslam'ın hizmetine sunmak istedik. Bu kararı verirken, ülkemizin ve İslam dünyasının birçok yerinde yapılan camiye dönüştürmeleri örnek aldık. Ayasofya, İslam'ın barış, hoşgörü ve sevgi dinidir. Bu büyük yapı, dünya barışına ve insanlığın birlik ve beraberliğine katkıda bulunacaktır. Ayasofya'nın yeniden cami olarak kullanılması, tarihi ve kültürel bir haklılıktır. Bu karar, ülkemizin egemenlik hakkı ve bağımsızlığına saygı gösterilmesi açısından önemlidir. Ayasofya, İslam dünyasının kutsal mekânlarından biridir ve yeniden cami olarak hizmet vermesi, bizi onurlandırmaktadır. İnanıyoruz ki, Ayasofya'nın açılışı, ülkemize ve İslam dünyasına hayırlı olacaktır. Yüce Allah'tan, bu kutsal mekânda dualarımızı kabul etmesini diliyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. “dedi ve Ayasofya özgürleşti.