23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, bu yıl her zamankinden daha farklı, daha anlamlı ve daha etkileyici bir şekilde kutlandı. Bir gazeteci olarak yıllardır pek çok 23 Nisan etkinliğini takip etmiş olsam da, bu yıl izlediğim törenler, içeriği ve atmosferiyle beni derinden etkiledi. En önemlisi ise bu bayramda, Türk milletinin özüne, tarihine, kültürüne ve geleneğine duyulan saygının sahnelere, sokaklara, okul bahçelerine en içten haliyle yansıtılmış olmasıydı. Bu vesileyle, başta Milli Eğitim Bakanımız Sayın Yusuf Tekin olmak üzere, bu vizyonu benimseyen tüm eğitim camiasına sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Çocuklarımızın sergilediği gösterilerde yer alan kıyafetlerden, sunulan içeriklere kadar her detayda Türk milletinin asırlardır süregelen örf, adet, gelenek ve göreneklerini görmek büyük bir mutluluktu. Doktor temalı gösterilerin bile yöresel kıyafetlerle bütünleşmesi, sadece görsel bir şölen sunmakla kalmadı; aynı zamanda geçmişle bugünü, kültürle çağdaşlığı harmanlayan etkileyici bir tablo oluşturdu. Bu, çocuklarımıza kim olduklarını, nereden geldiklerini ve neyi temsil ettiklerini anlatmanın en güzel yollarından biriydi.
Çocuklarımıza sadece bilgi vermek yetmez; onları bir milletin evladı olarak, köklerine bağlı bireyler olarak yetiştirmek gerekir. İşte bu yılki 23 Nisan kutlamaları, tam da bunu başardı. Şehirli ya da taşralı fark etmeksizin, ülkenin dört bir yanındaki okullarda aynı bilinçle hazırlanan etkinlikler, bu başarıyı gözler önüne serdi. Süslenmiş sınıflar, geleneksel halk oyunları, yöresel kıyafetler, Türk tarihini konu alan tiyatrolar... Her biri, çocuklarımızı milletimizin ortak hafızasıyla buluşturdu.
Bu güzel tabloyu mümkün kılan başta Sayın Bakan Yusuf Tekin olmak üzere, il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerine, okul müdürlerimize, öğretmenlerimize ve bu coşkuyu hisseden, yaşatan tüm velilere içtenlikle teşekkür ediyoruz. Sizlerin sayesinde çocuklarımız yalnızca eğlenmedi, aynı zamanda öğrendi, özüyle gurur duydu.
Bu vesileyle sormak isterim: Bu yıl gördüğümüz bu kültürel hassasiyet, bu geleneksel mirasın sahnelere taşınması, sadece 23 Nisan’a özel bir tablo mu olacak, yoksa artık eğitim politikalarımızda kalıcı bir yer mi edinecek? Çünkü bizler, bu yılki 23 Nisan’da hissettiklerimizle umutlandık, duygulandık, gururlandık.
Milli Eğitim’in attığı bu adımı çok kıymetli buluyoruz ve bunun her yıl artarak devam etmesini temenni ediyoruz. Kültürümüzü geleceğe taşıyan bu bilinçle büyüyen nesiller, yalnızca akademik başarıya değil, aynı zamanda millet olma şuuruna da sahip bireyler olacaklardır.
Teşekkürler Yusuf Tekin Bakanım. Teşekkürler eğitim neferleri. Teşekkürler, bize bu gururu yaşatan çocuklarımız.