Şam'ı Şerifte zaferle sonuçlanan mücadelenin akabinde İnşaallah, en kısa zamanda Kudüs’ü Şerif de tekrardan İsrail işgalinden kurtularak hürriyetine kavuşmuş olur. Buraya iyi bak ey Kefere, gerçekten sonunu görmek istiyorsan, buyur Şam’a gir. Ama kalleşçe ve sinsice değil, adam gibi gel ki cevabını alasın. Ve unutma ki, ta Asrı saadetten bu yana ne zaman Şam feth olmuşsa, hemen akabinde Kudüs’ü Şerifte feth olunmuştur. Hz. Ömer dönemi, 635’te Şam’ı şerif zaferle taçlanıyor, hemen akabinde Kudüs, 637’de feth ediliyor. Selahaddin Eyyubi 1174’de Şam’ı ele geçirdi, 1187’de Kudüs’ü haçlılardan kurtardı. Memlukler Şam’ı Moğollardan kurtardıktan sonra Kudüs üzerine hakimiyet kurdu. Osmanlı döneminde 1516 1517’de Mercidabık savaşı ile Şam fethedildi, ardında Kudüs Osmanlı toprağı oldu. Yani bu kadar zafer ayan beyan iken sen hala orda 30 Km. Kaldı Şam’a girecekmişsin. De git ordan sen kim Şam’a girmek kim ?...
Suriye’nin zulümden kurtuluş zaferini hazmedemeyen İsrail Terör Devleti, bu defa halkın şevkini kırmak için algı haberler üreterek Suriye Halkı’nın kafasını karıştırıyor. Rahmetli Kıvırcık Ali'nin bir şarkısında dediği gibi, “İtin biri çıkmış beni vuracakmış bak hele hele”. Bizde bu şarkıya binaen diyoruz ki itin biri çıkmış Şam'a girecekmiş bak hele hele. Buraya iyi bak keferenin ahmak soytarı versiyonu olan siz Siyon köpekleri. Siz havlasanız da, zırlasanız da, tasmanız muhakkak bir gün Türk Devletin eline geçecektir. İşte o zaman görürsünüz mazlumun ahının aheste aheste nasıl alındığını. Evet, belki siz Türk Devletinin nasıl kararlı ve iktidarlı olduğunu bilmezsiniz ama, tasmasını elinizde tuttuğunuz itlere sorun onlar size Afrin’i, Mümbiç’i, Laskiye’yi ve en yakında feth edilen Şam’ı Şerifi ve Halep’i anlatsınlar bakalım Golan tepelerin deliğinden kafanızı çıkarta bilecek misiniz?...
Hatta, Amerika soysuzu sınır hattımızda mazlum Suriye halkına zulm ederek vatan topraklarımıza göz diktiği dönemlerde muhalifler için bunlardan adam olmaz deyip, terörü beslediği dönemlerde Türk Devleti, o adam olmaz dedikleri muhalif insanlardan bir cengaver ordu çıkartarak, bugün Suriye’nin Esat zulmünden kurtuluşuna vesile oldu. Tabiki bu süreç öyle kolay bir şekilde oluşmadı. Ağır bedeller verildi. Bu süreçte sürekli Amerika ile Rusya arasında dengeler kuruldu. Ne zamana kadar, Taki dün meramına varana kadar. Sahada türlü türlü provokasyonlara rağmen hiçbirine aldırış etmeden, hedefe doğru adım adım ilerledi. Öyle bir sabırla süreci inşa etti ki, sahayı her gün takip eden biz dahi Reis yetmez mi diye defalarca kez kalemimize döktük. Ama o, hiçbir zaman yılmadı ve emin adımlarla hep ileri yürüdü. Hani hep diyor ya, onlar laf yapar biz ise icraat. İşte Halep orda ise arşın burda dediği bu olsa gerek...
Ve beklenen vakit geldi dedi tam da Rusya'nın yorgun düşüp Suriye’yi terk ettiği anda, Amerika seçim sürecine girdiğinde, İran ise maceraya giremeyecek kadar sıkıntıda olduğu bu dönemde, isabetli bir karar ile fetih operasyonuna start verildi ve elhamdülillah fetihte gerçekleşmiş oldu. Ne diyoruz, şimdide bu fethin darısı Kudüs'ü Şerifin başına diyoruz. Onun için bunlara diyoruz ki öyle uzaktan havlamayla Türkiye’nin destek verdiği ÖSO ordusunu korkutamazsınız!. Ne o öyle 10 gündür hep Şam’a 30 Km. yaklaştığınızı ima edip duruyorsunuz. Madem süper güç nezdinde süper devletsiniz, madem dünyada size itlik eden onca süper güç devletleri var, o zaman ne duruyorsun be hey yalancı teres kefereler. Tıpanız yiyorsa buyurun hodri meydan, sizinde boyunuzun ölçüsü alınsın. Madem bu gücünüzde bu kadar iddialısınız da neden Filistin'i haritadan silemiyorsunuz? Çünkü siz, İmanın gücü karşısında bir hiçsiniz...
Bak ey Suriyeli din kardeşim, yeri geldi siz cihan harbi kurtuluş savaşında Çanakkale’de omuz omuza canı pahasına atalarınız ecdadımızla birlikte şehit oldu Eyvallah. Bugün bizde sizi ehli küffarın zulmüne karşı yalnız bırakmadık ve bırakmaya da niyetimiz yok. Çünkü biz sizinle et tırnak gibiyiz. Şahsen sizin yerinizde olsam, madem biz birbirimizle bu kadar iç içe olmuşuz, referandumunuzu yapın ve kendi isteğinizle Türk devletinin milleti olun ki ehli küffar bozguna uğrasın. Yoksa bu hamur daha çok su alır. Evet, 13 yıldır burda iç içe birlikte yaşadık, zaman zaman çatlak sesler çıktıysa da, Türk devleti en güzel şekli ile ev sahipliğini yaptı. Şimdi ise bu gücün anahtarı olmaya daima gayret eden Türk Devletinin gücüne güç katarsanız o zaman varlığınız varlığımız olarak tüm dünyada yankı bulur. Aksi halde Esat rejimi gitti, yerine bu defe Fesat rejimi gelir Allah muhafaza oda resmen Suriye’nin sonu olur. Ki bunu ne siz istersiniz nede biz isteriz. Çünkü bu zaferin akabinden İnşaallah-u Rahman Kudüs'ü Şerifin fethi olacaktır...
İla ahiri kelamımızda, Yüce Rabbim daima ehli iman müminlere muzafferiyetler nasip ederek ehli küffarı bozguna uğratsın ki yer yüzüne Kelamullah olan Kur’an-ı Azimüşan hüküm ferman ile şeriatı Muhammediye hâkim olsun. Allah, cümlemizin yar ve yardımcısı olsun. Selam ve dua ile huzur içinde kalın selametle...
“SAYGILARIMLA VESSELÂM”