Kuran'anda Müslüman
Müslüman kelimesi sözlükte; Teslim olan kimse, Allah’a teslim olan kimse, Allah’ın emirlerini yerine getiren kişi, İslam dininden olan mü’min dindar, doğru haktan ayrılmayan manalarına gelir.
Müslüman; Allah’ın ve peygamberin emirlerine tam bir teslimiyetle teslim olur. Onların öğretilerinin mesajlarının bütünüyle doğru olduğuna, onlara karşı olan her şeyin yanlış olduğuna gönülden inanır. Bu öğretilere gönülden inanan bir Müslüman attığı her adımda Allah’ın ve peygamberinin rızasını gözetir. Onlar ne emretmişse yapar. Böyle bir insan Allah’ın emirlerine uyduğu için asla içinde bir sıkıntı taşımaz. Allah’ın rızası karşısında bütün sevdiklerine, bütün topluma, bütün dünyaya karşı tavır alabilir. Böyle bir durumda vereceği cevap açıktır. Ben Allah’ın kuluyum başka kimsenin değil.
Evet İslam teslimiyet Müslüman ise teslim olan demektir. Allah’a resulüne ve kitabına teslim olan demektir. Bugün Allah’a ve resulüne inandığını söyleyerek Müslüman olduğu iddiasında bulunan farklı düşüncelerde bir çok insanla karşı karşı yayız. Peki gerçek Müslüman kimdir? Allah ve resulünün razı olduğu Müslüman kimdir? Herkes kendisinin gerçek Müslüman olduğunu söyleyerek kabul etmediği İslam i düşünceleri mahkum etmeye çalışıyor.
Gerçek Müslüman’ın kim olduğunu anlamanın bir tek yolu vardır. Oda İslam’ın değişmeyen kaynağı olan Kuran’ı ölçü almaktır. Onun için biz Müslüman’ın kim olduğunu Allah’ın kitabından anlamaya çalışacağız
İşte Kuran ayetleri ve işte Müslüman.
Müslüman sadece Allah’a ibadet eden ve sadece Allah’tan yardım dileyendir.(Fatiha;3-4)
Müslüman gaybe, görmediklerine maddi olmayana, fizik ötesi olana Allah’a hesap gününe cennete cehenneme iman edip Allah’ın kendisine rızık olarak verdiklerinden muhtaç olanlara veren Allah yolunda harcayan, namazı dosdoğru kılan ahirete ise kesin kes inanandır. (Bakara; 3-4)
Müslüman iman edip iyi davranışta bulunan, kitaba inanan onu hakkıyla okuyan, sabır ve namazla Allah’tan yardım dileyen, Allah’a saygıdan kalbi ürperen, bir bela ve musibet anında biz Allah’ın kuluyuz Allah’tan geldik Allah’a döneceğiz diyendir. Allah’a şükredendir. Allah’tan bağışlanma ve rahmet üzere olandır. (Bakara; 25,45,121,156,157,175)
Müslüman iyiliği şu veya bu kavimde, şu veya bu mezhepte, şu veya bu cemaatta aramayan Şu veya bu şehirde aramayan ancak Allah’a resulüne ahiret gününe, meleklere kitaba iman edip yakınlarına yetimlere, yoksullara yolda kalmışlara dilenenlere, kölelere sevdiği mallardan harcayan namaz kılan zekat veren söz verdiğinde sözünü yerine getiren sıkıntı hastalık zamanlarında sabreden insandır. (Bakara; 177)
Müslüman Allah’tan ve resulünden gelen emirlere işittik ve itaat ettik diyerek o emirlerin gereğini yapandır. Müslüman iyiliği emredip kötülüğü yasaklayandır. Müslüman Allah’ın verdiği Müslüman isminden başka isim kabul etmeyip Allah’a sımsıkı sarılandır. (Bakara; 41, Hacc 77-78 )
Müslüman boş ve faydasız şeylerden yüz çeviren zekatı veren iffetini koruyan, emanete riayet eden, ahdini yerine getiren kötülükten sakınan, Allah’a ortak koşmayan, hesap gününü düşünerek yaptığı işlerin muhasebesini yapan iyilik için koşuşan, iyilik için yarışandır. (Mü’mi’nun 3-5,8,57-61)
Müslüman sabreden dürüst olan Rabbinin huzurunda boyun büken hayra harcayan seher vakitlerinde bağışlanma dileyendir. Allah’tan Allah’a yarışır gibi korkan ve ancak Müslüman olarak can vermeyi düşünendir. Aynı dine inanan insanlara kardeşlik bağıyla bağlanan ve onlardan dağılıp ayrılmayandır. Başkalarına iyiliği emrederken kendi nefsini unutmayandır. (Al-i imran 17-102-103- Bakara 44)
Müslüman öyle ki sadece bollukta değil darlıkta bile, kendi ihtiyacı varken Allah yolunda harcamaktan geri kalmayan ihtiyaç sahiplerine infak edebilendir. Böylece Allah’ın sevgisini hak edendir. Allah yolunda her türlü mücadele ve cihadı yapandır. İslam düşmanlarını dost edinmeyen İslam düşmanları ile mücadelede gevşeklik göstermeyen ve kafirlerin sözlerine uymayan Allah’ın kendine yardım edeceğini bilerek Allah’a dayanıp güvenendir. (Al-i imran 134-142 118-139- 149- 160-)
Müslüman; malı ve canı ile imtaan edildiğinde sabredendir. İslam düşmanlarının alayı üzücü sözleri, baskı ve zulümleri karşısında yılmayan, ayaktayken, otururken, yanları üzerine yatarken, her vakit Allah’ı anandır. Göklerin ve yerin yaratılışı hakkında düşünen Rabbimiz sen bunu boşuna yaratmadın diyerek Allah’ı tesbih edendir. (Al-i imran 176, 186,191)
Müslüman; ölçtüğü zaman dosdoğru ölçen tartıda hile yapmayan, eli sıkı cimri olmayan, büsbütün açık müsrifte olmayandır. Bilmediği şeyin ardına düşmeyen, dünya hayatının süsüne aldanmayan, zalimlere uymayan, Allah anıldığı zaman kalbi titreyen, yürüyüşüne bile dikkat ederek yeryüzünde kibirli bir şekilde yürümeyendir. (İsra; 29,35-37 Hacc;35)
Mü’min erkek ve mü’min kadınlar bir birlerinin velileridirler onlar birbirlerine iyiliği emreder kötülükten alıkoyarlar namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler, Allah ve resulüne itaat ederler. İşte Allah onlara rahmet edecektir. Şüphesiz Allah azizdir ve hikmet sahibidir. (Tevbe; 71)
Müslüman af edici bağışlayıcıdır. İyiliği emreder ve cahillerden yüz çevirir. Şeytanın ve nefsinin vesvesesine düştüğünde Allah’a sığınır ve yanlıştan vazgeçer hatada ısrar etmez. Yalvararak ürpererek sabah akşam Rabbini tesbih ederek tövbe eder. Allah anıldığı zaman kalbi titrer. Allah’ın ayetleri okunduğunda imanı artar. Allah’a dayanır, Allah’a güvenir. Kafirlerle zalimlerle mücadeleden kaçmaz. Allah’ı noksan sıfatlardan tenzih ederek Allah ve resulüne itaat eder. (A’raf 199,201,205 Enfal 2,15 Yunus; 10,20)
Müslüman; fitnenin zulmün haksızlığın yeryüzünden kalkması, adaletin hakim olması için mücadele eder. Küfrü zulmü tercih edenler babaları kardeşleri en yakınları bile olsa onları dost edinmez. Kınayıcıların kınamasından çekinmeden Allah’ın rızasına göre yaşar, Allah’ı sever, Allah’ta onları sever. Allah yolunda ölür, Allah yolunda öldürür. Allah’tan başkasını dost edinmez. (Tevbe 23,28 Maide; 6,14,54)
Müslüman; adaleti uygulamada titizlik gösterir. Kendi aleyhine bile olsa adaletten şaşmaz Düşmanlarına karşı bile adildir. Yeryüzünde tevazu ile yürür. Zalimlerle beraber olmaz. Allah’ın diniyle alay edenlerle aynı mecliste oturmaz. Namazı hayatı ölümü Allah içindir. Geceleri secde ederek kıyama durarak geçirir. (Nisa; 135 Maide; 8 Furkan; 63,64 En’am; 68,162 Nisa; 140 )
Müslüman Allah’ın kendisine kulluk ve itaatından dolayı değer verdiğini bilir. Allah’a ibadet eder ona hiçbir şeyi ortak koşmaz. Herkese iyi davranır. Kendini beğenip böbürlenmez. Allah ve resulüne itaat eder, bir hususta anlaşmazlığa düştüğünde onu Allah ve resulüne götürür ve onların hükmüne içinde hiçbir sıkıntı duymadan itaat eder. (Furkan; 77 Nisa; 36;59)
Müslüman Allah’ın haram kıldığı cana kıymaz, zina etmez, yalan yere şahitlik etmez, boş işle uğraşmaz. Allah’ın ayetleri karşısında sağır ve kör davranmaz. (Furkan 68-72-73)
Müslüman; gözlerini harama bakmaktan sakınır. Kılık kıyafetini, giyimini Allah’ın emrettiği şekilde düzenler. Müslüman kadın yüz el ayak müstesna bütün vücudunu örter. Bunu Allah için yaparak başka hiç kimsenin kılık kıyafetine karışmasına müsaade etmez. Allah’ın dininin hakimiyeti için ve daha fazla insana ulaşması için malı ve canı ile mücadele eder. Ticaret ve alış veriş Müslüman!ı Allah’ı anmaktan alı koymaz. Başkasının evine izin almadan ve selam vermeden girmez. Müslüman Allah'tan yanadır ve Allah’tan yana olanlarla beraberdir. (Nur; 30,31,37 Nisa; 95 Mücadele 22)
Müslüman malını ve canını Allah’a vererek karşılığında cenneti alıp güzel bir alış veriş yapan insandır. Tevbe eden, ibadet eden, hamd eden secde eden ruku eden oruç tutan, Allah’ın sınırlarını koruyan Allah’tan korkup doğru olanlarla beraber olandır. Allah’a ahdini sözünü yerine getirendir. (Tevbe; 111,112,119 Rad; 20)
Müslüman kötülüğe karşılık iyilik yapan adil olan, akrabaya, yakınlara yardım eden, kötülükten çirkin ve fena işlerden uzak duran, menfaat için sözünden dönmeyen, yeminini bozmayan sadece Allah’a kulluk yapan anaya babaya iyi davranan onların ihtiyarlığında yalınız bırakmayan onlara güzel söz söyleyen herkese hakkını verendir. (Nahl; 90-92 İsra; 23,26)
Tüm bu ayetlerden sonra sonuç olarak şöyle bağlaya biliriz.
Müslüman; iyi bir baba, iyi bir evlat, iyi bir kardeş, iyi bir anne, iyi bir eş, iyi bir arkadaş, iyi bir komşu velhasıl bulunduğu konum neyse onun iyisi olabilendir. Bununda adı iyi bir insan, iyi bir kul demektir.