İsrail'in Filistin’e yaptığı insanlık dışı vahşetin dozajı aştığından dolayı artık tarihin yüz karası olarak tarihe geçecektir. Cenabı Allah’ın indinde de lanetli kavim olarak bilinen İsrail, şirazesinin kaydığı bu günlerde aynı zamanda binlerce sivil ve masum insanın da katilleridirler. Halende vahşetlerine her gün bir yenisini koymaya devam ediyorlar. Bu katliamların neticesinde bugüne kadar gerçekleşen toplam ölüm sayısının 35 bini geçtiği ve içlerinden en az 14 bin küsürünün de çocuklar olduğu bilinmektedir.
Bunca olan biten vahşete herkes kulağını tıkadı. Ne zamanki Avrupa’dan, Amerika’dan ve dünyanın birçok ecnebi ülkesinden kıyam sesleri yükseldi, o zaman Lübnan’dan ordan burdan ve bazı üniversitelerde sesler çıkmaya başladı. Peki bu kadar tepki bunca lanetli Kefereye yeter mi diye soracak olursak bence hiç değildir. Çünkü ehli küffar, ne laftan nede sözden anlar. Bunlar, ancak ve ancak ya kötekten, yada ciddi derecedeki yaptırımlardan veya yapılacak boykotlardan anlar...
Binaenaleyh zor oyunu bozduğu gibi bu kefereler de el yumruğunu yemeyene kadar hep kendi yumruğunu balyoz zannedecektir. Onun için bunları öyle üç beş kınama ve lanetleme kesmiyor. Şayet lanetleme kesmiş olsaydı, Kur’an-ı Kerimin birçok ayetinde lanetlenmeleri yeterli olacaktı. O lanetlenmeler, onları zaten ahiret aleminde esfeli Safiline götürecektir. EvelAllah bundan şüphemiz yok. Lakin burda bunların belini kıracak tek şey, sert bir yumruk olacaktır. Bunlara hadleri bildirilmediği takdirde, Filistin vahşeti biter bitmez bu seferde sıra zırvaladıkları vaat edilmiş topraklara gelecektir. Yani muhterem okuyucularım, sırada Türkiye olacak. Zaten Suriye’yi cehenneme çevirerek buna hazırlamadılar mı? Irak desen ha keza. Yani oyun büyük efendiler...
Şayet bu saatten sonra halende sessiz kalmayı tercih edenlerde varsa, Onlar da bu saatten sonra artık orda, burda, ortalıkta insanım diye gezmesinler. Çünkü insanlık ölüyor. Bu sıfatı taşıyanlara, halk nezdinde beynamus, Allah indinde ise dilsiz şeytan denir. Kim ki şu bir avuç lanetli kavmi, yani Keferetül fecereye karşı susmayıp safını belli ederse, işte o zaman kelimenin tam anlamıyla yapılan her vahşete dur demiş olur. Aksi halde, bu iblislerin yaptıkları yanına kar kalacaktır...
Dünyanın ecnebi bir ülkesi olan Danimarka’nın başkanı evinde otururken kapısının önünden geçen Filistin kortejine destekçi olmak için Filistin bayrağını çıkartıp sallayarak o yürüyüşe destek veriyor ve sen sesini çıkarmayan Müslüman da hayretler içinde seyrediyorsun. O duruş, Danimarka başkanının önce insan olduğunu, senin de nasıl bir beynamus olduğunu gösteriyor. Şimdi bende şu kafasını kuma sokup kılını dahi kıpırdatmayan ve Müslüman kisvetindeki beynamuslara diyorum ki, bunca kan dondurucu olaylara karşı hala susacak mısınız? Daha uyanmayı düşünmüyor musunuz? Beyler, beyler artık kıyam vakti, artık ehli gayret ve ehli namus vakti. Orda vahşet ve zulüm var, soykırım var olduğu için diyoruz ki gaflet ve delalet uykusundan uyanın...
Bakınız, biz her ne kadar zaman zaman yazılarımızda Gazze, Filistin, Batı Şeria, Kudüs ve Mescidi aksa dediysek, boşuna demedik! Sırf bu günler yaşanmasın diye yazdık. Ama bakıyorum, bu necip Türk milletin ve hükümetin dışında hiçbir Müslüman milletin ve yürekleri firavunlaşan hükümet liderlerin kılı dahi kıpırdamadı. Daha yeni yeni Türkiye’deki bazı üniversitelerde gençlerin gür sedası çıkmaya başladı. Evet bu hareketler güzel ama böyle lanetlenmiş bir avuç Yahudi’ye bu tarz gösteriler yetmiyor. Bunlara karşı herkes kendi çapında ciddi yaptırımlar ve boykotlar yapması gerekir...
Hatta ve hatta o gavur dediğiniz gavurlar bile sizden daha gayretli çıktı değil mi? Bunları söylüyorum ki belki gayretinize dokunur da biraz insan olursunuz. Dünya kurulduğundan bu güne kadar hangi savaşta 14 bin çocuk katledildi ki şimdide insanlık var diyelim? Bir o kadar yaşlı, kadın, aciz insanlar ve hayvanlara varana kadar, hatta ve hatta hastaneler dahi bombalanarak yerle yeksan edildiler. Keza, çoğu zaman fosfor bombaları dahi kullanıldı. İşte onun için insanlık öldü diyoruz...
Bu iki buçuk milyar İslam aleminin çoğu bunca yapılan zulüm çığlıklarına kulaklarını tıkayarak bey namuslar gibi öyle bakıp seyrediyorlar. Batının ecnebisi dedikleri elin Conileri ve Hansları haykırıyor bizde onların o haykırışlarından medet umuyoruz. Sakın ola ki bende yapabilirim deme. Sen o, on yaşındaki çocuk kadar bile olamazsın. Çünkü o çocuk elinde sapanı alarak o koca tankın karşısına geçip dik durarak tankın altında param parça oluyor. Hiç değilse bir karınca kadar gayreti olduğunu gösterirken sen ne yapıyorsun? Ancak beynamuslar gibi gözünü yasılıyor ve diyorsun ki bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın değil mi? Hiç merak etme o yılan yarın da seni sokacak haberin olsun...
Bakın efendiler, bugün varız yarın yokuz. Lakin, büyük hesap gününe doğru gidiyoruz. Hemde fireni patlamış kamyon gibi langır lungur gidiyoruz. Nereye? En biçare halimizle Ruzi Mahşerdeki Mahkemeyi Kübra’ya yani bütün kainatın sahibine hesap vermeye doğru gidiyoruz. Benim elimden ne gelir, ne yapabilirim demeyin. Ben yazılarımla, sen ticaretinle, Ali, Mehmet, Veli, Hasan Hüseyin ve sen boykotunla o mazlum kardeşlerin yanında olduğunu hissettirerek hükümetlerinizi şahlandırıp ehli küffara karşı yek vücut olabiliriz. Hani şarkta bir Müslim’in ayağına diken battığında, sende mağripte yaşayan Müslüman onu duyduğunda aynı acıyı hissetmiyorsan kelimenin tam anlamıyla iman etmiş olmazsın...
İla ahiri kelamımızın hulasasında yine güzel bir dua ile makaleme son vereceğim. Yüce Allah, cümlemizi görünür görünmez cümle iblislerin şerrinden muhafaza eylesin. Allah Azze ve Celle, cümlemizi hakkı hak bilen Salih kullarının zümresine dahil eylesin. Allah, cümlemizin yar ve yardımcısı olsun. Selam ve dua ile huzur içinde kalın selametle efendim...
“SAYGILARIMLA VESSELAM”