7 Ekim 2023 sabahı, dünya siyasetine yeni bir yön verdi. HAMAS'ın İsrail'e karşı başlattığı ani saldırı, çeşitli tepkilere yol açtı. Kimileri HAMAS'ı gereksiz bir risk almakla suçlarken, kimileri bunun bir tuzak olduğunu ve ABD'nin ayrılmış işgal için fırsat kolladığını iddia ediyordu. Hatta İran'ın bu işin arkasında olduğu söylentiler arasındaydı.
Bununla birlikte HAMAS'ın gücü sorguladı. Reel politik ekonomik ilişkiler, İsrail'in varlığı uluslararası bir gerçekti. Arap ülkeleri bile bunu kabul etmiş, İsrail'le normalleşme yollarını uygulamıştı. Türkiye ise 75 yıldır İsrail'i tanıyordu.
İsrail'in Kararlılığı ve Batı'nın Desteği
İsrail, HAMAS'ı bitireceklerini, esirlerini kurtaracaklarını ve Gazze'yi direnişten özgürleştireceklerini ilan ettiler. ABD, savaş gemilerini Akdeniz'e gönderdi, Batılı liderler İsrail'e destek ziyaretlerinde bulundu. Pek çok kişi, İsrail'in birkaç hafta içinde hedefine ulaşmaya çalıştığını söyledi.
Medya Propagandası ve Yalnızlaştırma Çabaları
CNN, BBC, Deutsche Welle gibi uluslararası ajanslar, HAMAS'ı barbarca suçlarla itham eden bir kampanya başlattılar. HAMAS=IŞİD propagandası yapıldı, kamuoyunun desteğiyle İsrail'e yönlendirilmeye çalışıldı. Türkiye'de bazı çevreler de Filistinlilerin topraklarını sattığı ve HAMAS'ın terörist olduğu yönündeki iddialarla bu kampanyaya katıldı. Mahmud Abbas, HAMAS'ın Filistin'i temsil etme çabalarına katkıda bulunduğunu belirtti.
Soykırım ve Direniş
Gazze'ye yönelik eşi benzeri görülmemiş bir soykırım başlatıldı. Batılı medya, HAMAS'ın tünellerinin hastanelerinin, okullarının, camilerinin altında olduğunu belirten saldırılara zemin hazırdı. İsrail'in sınırsız Batı desteğiyle karşı karşıyayken, Gazze'nin direnişinin gücü yoktu. Ancak Gazze yalnız değildi.
Yemen ve Diğer Destekçiler
Yemen, İsrail'in liman kenti Eylat'ı füzelerle hedef aldı. Suudi Arabistan da Yemen'e destek verdi. Abdülmelik el-Husi, Kızıldeniz'den İsrail'e gemi geçişine izin vereceklerini ilan etti ve Yemen, Kasım ayında bir İsrail gemisini ele geçirdi. ABD ve İngiltere, Yemen'e karşı birleştirilmiş bir grup oluşturuldu, ancak Ensarullah Siyasi Büro üyesi Muhammed Buheyti, ABD'nin yaptırımlarından korkmadıklarını belirttiler direnişlerini sürdürdüler.
Irak'taki İslami direniş ABD üslerini ve İsrail'i vuruyordu. ABD'nin bombalamalarına rağmen durdurulamadılar.
Uluslararası Destek ve Direnişin Zaferi
Gazze, askeri ve medya alanlarında direnişi gösteriyordu. Ebu Ubeyde, "Bu cihattır, sonu ya zafer ya da şehadettir" diyerek halkı motive ediyordu. Gazzenin kauçuk sabri ve metaneti, tüm dünyada hayranlık uyandırdı. Avrupa'da yüzbinlerce insan Filistin bayrağını dalgalandırarak gösterilere katıldı. Güney Afrika'nın öncülüğünde İsrail'e soykırım davası açıldı. İsrail yalnızlığa mahkum oldu ve ilk günlerde Netanyahu'nun yanında Avrupalı liderler geri adım atmaya başladı. The Economist bile Mart 2024 sayısının "Yalnız İsrail" kapağıyla çıkarıldı.
Direnişin Bereketi
Filistin bayrağı, dünya çapında en fazla dalgalanan bayrak oldu. Ateşkes anlaşmalarında kurallar direniş koydu ve ABD, İsrail'i ateşkes yapmaya zorladı.
Direniş, ideallerinden vazgeçmek, çıkarlarından ve sevdiklerinden fedakarlık yapabilmek demektir. Bu, malını ve canını feda ederek kazanılan bir zaferdir. İmtihanımız henüz bitmedi, ancak Allah'ın vaadi hakkıdır: Zafer, direnişin olacaktır.
Aksa Tufanı ve HAMAS'ın Stratejisi
HAMAS'ın bu cesur hamlesi, bölgesel ve dünya çapında farklı tepkilere yol açtı. Ancak HAMAS'ın Sünni bir örgütlü olması nedeniyle Şii dünyadan yeterli desteğin alınamadığı da gözlemlendi.
HAMAS'ın İsrail'e karşı başlattığı Aksa Tufanı operasyonu, Gazze'nin genişletilmiş ve Filistin direnişinin simgesi haline geldi. Bu anlamda, Aksa Tufanı'nın arka planı, HAMAS'ın rolü, Gazze'deki direnişin dinamikleri ve Filistin'in kutlu mücadelesini ele geçirebileceğimizz.
Aksa Tufanı, HAMAS'ın uzun süredir planladığı ve sakladığı bir operasyondu. İsrail'de Gazze'ye uygulanan ablukaya ve sürekli artan baskılara karşı bir tepki olarak ortaya çıktı. HAMAS, bu operasyonla İsrail'in güvenlik duvarını aşarak, direnişin gücünü ve kararlılığını tüm dünyaya göstermek istedi. Ancak operasyonun ardından uluslararası arenada HAMAS'a yönelik ağır suçlamalar ve dezenformasyon kampanyaları başlatıldı. Batılı medya kuruluşları, HAMAS'ın barbarca faaliyetlerini gerçekleştirdiği yönündeki haberleri yayımlayarak, İsrail'in askeri operasyonlarına meşruiyet kazandırmaya çalıştı.
Gazze: Direnişin Kalbi
Gazze, Filistin direnişinin kalbi olarak biliniyor. 365 km²'lik bu küçük bölge, eskiden İsrail'in yoğun baskılarına, abluka ve bombardımanlarına maruz kalmasına rağmen direnişin simgesi olmayı başarmıştır. Gazze halkı, her türlü zorluğa rağmen inancını ve kararlılığını kaybetmemiş, direnişin en önemli unsuru olarak tarih sahnesinde yerini almıştır.
Uluslararası Destek ve Halkların Tepkisi
HAMAS'ın Aksa Tufanı operasyonunun ardından dünya çapında Filistin'e olan desteği arttı. Avrupa'nın dört bir yanında, Madrid'den Helsinki'ye, Berlin'den Londra'ya kadar yüzbinlerce insan Filistin bayrağını dalgalandırarak, İsrail'in saldırılarına karşı protesto gösterileri düzenlendi. Güney Afrika'nın öncülüğünde, İsrail'e karşı soykırım davası açıldı ve bu dava uluslararası alanda büyük yankı uyandırdı.
Avrupa ve diğer gelişmeler halkların tepkisine, Batılı hükümetler üzerinde baskı oluştu ve İsrail'e yönelik eleştirilerin artmasına yol açtı. İsrail'in yalnızlaşması, direnişin uluslararası alanda daha fazla destek bulmasına olanak sağlandı.
HAMAS ve Şii Destek
HAMAS, Sünni bir direniş hareketi olarak, genellikle Şii gruplar tarafından desteklenmekle eleştirilmiştir.
İsrail'in Tepkileri ve Stratejik Hamleler
İsrail, HAMAS'ın başlattığı yönelmeye karşı sert önlemler aldı. ABD ve Avrupa'nın desteğini alarak Gazze'ye yönelik kapsamlı bir operasyon başlattı. Batılı medya kuruluşları, HAMAS'ı barbarca suçlarla itham ederek, İsrail'in operasyonlarına meşruiyet kazandırmaya çalıştı. Ancak bu çabalar direnişin moralini bozamadı ve Gazze halkının direnmesine devam etti.
Uluslararası Siyaset ve Direnişin Zaferi
Ortadoğu'daki direniş hareketlerinin en büyük sorunu, uluslararası siyasetin baskısı altında kalmalarıdır. ABD'nin bölgesel etkisi ve İsrail'e olan destek, direnişin zayıflamasına yol açabilecek büyük faktörler arasında yer alıyor. Ancak halkların direnişi ve uluslararası kamuoyunun desteği, bu baskıyı hafifletici bir rol oynayabilir.
7 Ekim'den itibaren Avrupa'da ve dünyanın birçok yerinde Filistin'e destek gösterileri düzenlendi. Bu gösteri, Batılı hükümetler üzerinde baskı oluşturdu ve İsrail'e yönelik eleştirilerin artmasına yol açtı. Güney Afrika'nın öncülüğünde İsrail'e karşı soykırım davası açıldı ve bu dava, uluslararası alanda büyük yankı uyandırdı.
Filistin halkı, uzun yıllardır süregelen işgal, abluka ve zulme karşı sabırla direnmektedir. Gazze'de yaşanan direniş, bu mücadelenin en görünen örneklerinden biridir. HAMAS, bu direnişin öncüsü olarak, Filistin'in özelliklerini savunmak ve devrimlerle mücadelesini sürdürmek için büyük bir kararlılıkla hareket etmektedir.
Gazze'nin küçük metaneti, uluslararası alanda büyük bir saygı kazandı. Ateşkes anlaşmalarında direnişin şartlarının kabul edilmesi, HAMAS'ın direniş gücü ve uluslararası alanda meşruiyeti görülmektedir. Gazze halkı, her türlü zorluğa rağmen inancını ve direniş ruhunu kaybetmemiştir.
Zafer İnananlarındır
Direnişin en büyük gücü, inanç ve sabırdır. HAMAS, tüm zorluklara rağmen direnişini sürdürdü. Gazze'nin küçük metaneti, uluslararası alanda büyük bir saygı kazandı. Ateşkes anlaşmalarında direnişin şartları kabul edildi ve ABD, İsrail'in ateşkese zorlaması durumunda kaldı.