Jet Fadıl (Akgündüz) Siirtin ticari ve Sanayi dünyamıza hediye ettiği..Bugüne kadar kendisini olması gerektiği gibi tanıtamamış . Yeterince anlaşılamamış. Ruh, hamle ve fikir dünyası bilinememiştir. Kabiliyeti, kalitesi, cesareti, buluşçu ve icatçı beyni tespit ve teşhis edilememiş. Kontrolsüz ve dizginlenememiş ataklığı ile, sınır tanımaz cesareti daha işin başlarında iken ona hem iş hem de siyasi hayatında hatalar yaptırmış ve bu sebeplerden hak etmediği hücum ve hareketlere maruz kalmaktan kurtulamamış, Siirtli yaşayan efsanelerden.
Milletvekillerine fiyat biçmekten, valilere sataşmaya, kozmopolit ve vatansız bazı iş adamlarına karşı savaş cephesi açmaya kadar bir çok kavgalara bulaşması kendisine düşmanlığın doğmasına ve yayılmasına sebep olmuştur.
Teşebbüslerinde, cesur, atak ve hızlı olmasını, aynı zamanda iş dünyasının hasedini çekmekte gecikmemiş. Bir anda kıskançlık krizine kapılan iş adamları, bankalar, gazeteler, sanayici ve tüccarlar Jet Fadıla karşı adeta Haçlı seferlerini başlatmakta el birliği yapmışlardır. CIA ın Türkiye İstasyonu, Paralel ihanetin uğursuz sesi bir gazete, yılları önce Fadıl Akgündüzden, ortada hiçbir ilan ve reklam olmadan, fatura gönderip zoraki para sızdırmaya çabalaması ve Fadılın rest çekerek parayı ödememesi ve işi mahkemeye götürüp davayı kanazanması, paralel hıyaneti çok kızdırmış olacak ki, sık sık Jet Fadılın aleyhinde masabaşı uydurma haberlerle hala iftaralarına devam etmektedir.
Başında eğer Jet Fadıl kadar akıllı, ondan daha sert ve onu Allah rızası için seven ve kollayanı bulunsaydı, bugün, muhtemeldir ki, Siirtten dünyanın yedi iklim dört bucağına milli arabalarımız ihraç ediliyor olacak ve başarılı, karlı, çok uzun ömürlü Jet Şirketler İmparatorluğu yıldız gibi parlayacaktı. Fadıl Akgündüzün en büyük talihsizliği, işin başında böyle bir desteği, bulamamış olmasıdır.
Jet Fadılın talihsizliklerine, onun iş bitirici doğru idarecilerle değil, çok bilici ve gösterişçi olanlarla çalışmasını da ilave etmek yerinde olur.
Jet Fadıl, devletimizin de ihmaline maruz kalmış ve devlet idarecilerinin ilgisizliğinden fazlası ile nasibini almıştır. Bir zamanlar , sırf kabiliyetlerinden dolayı Suna Kan ve İdil Biret için özel koruma ve destek kanunları çıkaran devletimiz, sanayi ve ticaretimizin en mühim lokomotifleriden olabilecek , milli ekonomiye canlılık katacak, Devlet hazinesine oluk oluk döviz akıtacak böyle bir mlli kabiliyeti nedense görmek istememiştir. Sosyetik komprodorlara verilecek resitalleri sahiplenen devlet , kalkınma ve büyümemizi arzu etmemiştir. Bu talihsiz hadise, dünyada kendi içinden kendisine karşı hain yetiştirmekte bir numara olan Türkiye Cumhuriyetinin bu konudaki şaibeli siciline tıpatıp uygun düşmektedir.
Dünyada ilk uçak imal edenlerden olan ve bugün Batıda uçak imalatçılarının bir çoğunun bizden uçak satın aldıkları ve sipariş kuyruğuna girdikleri halde, Devlet Milli Şef İnönü marifeti ile bu dev teşebbüsü baltaladı ve merhum Menderes devrinde İnönü zihniyeti taşıyan idareciler uçak sanayimize son can alıcı darbeyi vurarak, Haçlı Batıyı pek memnun ettiler.
27 Mayıs ihtilalinden sonra, en zor şartlarda, çaresizlikler anaforundan azim ve imanla çare devşiren bir avuç idealist yüzde yüz yerli ve milli olan bir araba yaptılar. Devrim ismini alan bu talihsiz araba , ihtilal kadrosundaki, yabancıların casusluğunu yapan sivil vatan hainlerinin gayretleri ile baltalandı, lekelendi ve aşağılık hakaretler ve alaylara hedef olarak hatıralar çöplüğüne postalandı. İsmi uğursuz bile olsa, bu arabanın yaşamasına izin verilebilseydi, devlet ve millet kazanacak idi. İzin vermediler. Bu başarı taşınamadı, bitirildi.
Sayın Cumhurbaşkanı, yerli araba teklifine dudak büken dış güçlerin güdümündeki işadamları ile muhatap olacağına bu işe gönlünü ve başını koymaya amade Jet Fadıla bir işaret verseydi, şimdi yollarımızda İmza markalı değişik modellerde kendi arabalarımız olurdu. Hala marifet iltifata tabidir. Hala Devletin bir işareti ile, Fadıl engelleri yol edebilecek , güce ve tecrübeye sahiptir
Planlamak, disipline etmek ve yol göstermek devletin biricik vazifesidir. Jet Fadıl mevzuunda Devletimiz bu kusurunu acilen telafi etmeli ve başarılara şefkatle bakmalıdır.
Jet Fadıl Akgündüz kendisine bırakılamayacak, yok sayılmayacak ve devletçe ve milletçe istifade edilecek kadar önemlidir. Yalnız Siirtin değil, Türkiyenin Milli Efsanesidir. Paralelci hıyanet, Yahudi ortağı ve uşağı kozmopolit işadamları ve satılmış basın şubeleri, Jet Fadılı elbette istemezler. Çünkü Jet Fadıl, müslümandır, cesurdur, akıllıdır , müteşebbistir. Siyon Yıldızından ve Vahşi Haçtan herhangi bir desteği yoktur.
Jet Fadıl, tek başına yaşamaya mahkum olmanın yeteri kadar hazanını yaşadı. Şimdi Devlet ve millet olarak ona sahip çıkılırsa ne şahaserlere imza atacağını Siirt, Türkiye ve Dünya görmüş olacaktır. Devlet ve iktidar nezdindeki muteber Siirtlilere bugün çok iş düşmektedir. Allah rızası için Siirti ve Jet Fadılı sevmek. Bağrına basmak ve Fadıla sahip çıkmak.Gün bugündür Siirtliler bu efsaneye sahip çıkmalı, doğruda karar kılınmalı.
Devlet ve hükümet Jet Fadıla sahip çıkarak akla, buluşa, cesarete ve teşebbüse sahip çıkmalıdır. Jet Fadıl, tek başına terk edilmişlikten kurtarılıp ve alaka ile kuşatılırsa, teşebbüs ruhuna sahip diğer insanların da şevki gayreti ve kabiliyeti şaha kalkabilir.
Bu yol , ümid, heyecan ve başarıya götüren sıhhatli yoldur. Yalnız Siirt için değil, topyekün Türkiyemiz için ortak aklın yolu.
İsmi Jet Fadıl olan , Siirt kaynaklı bu Türkiye efsanesi yaşatılmalı , yerli ve yabancı kötü niyetlilere karşı korunmalı , ufuk yolumuz her kabiliyete ve başarıya açık ve aydınlık tutulmalıdır.
Siirt Efsaneleri ile ilgili son yazımız, haftaya takdim edilecektir.