Sivil ihtilâl teşebbüsünün 2013teki son halkası 17 Aralık baskınının ardından, ihtilâlin tahrik, teşvik, destek ve fetva şubelerinin tamamı aynı şamatada ağız birliği etmektedirler.
Onlara göre iktidar, CIA-MOSSAD ortak programlı 2013 ihtilal teşebbüslerine karşı çıkmakla büyük bir hata yaptı...Başbakan Erdoğan Haziran Gezi teşebbüsünü desteklemeli, yakıp yıkanlarla bir olmalı, ültimatomlarına harfiyyen uyucak, 3. köprünün, 3. havaalanının, Kanal İstanbulun üzerine sünger çekmeli, Marmaray'ı bile boğazın sularıyla yoğurup göçebe balıkların yuvaları haline getirilecekti
ABne göre Erdoğan iktidarı Gezi yıkım taşeronlarına teslim olmadı. Bari bu hatayı 17 Aralık devleti gasp baskınında tekrarlamasaydı. Fakat daha büyük hata yaptı. Karşı çıktı... İhtilalcilere sonuna kadar yürüyün! diyemedi. Böylece büyük fırsat kaçırılmış oldu...
Komünist rejimin hükümran olduğu devirde dünyanın birçok memleketlerinde yüzlerce defa yaşanan ve teâmül halinde kökleşmiş bir takbikatı var...
Komünist parti, dik duruşundan, hürriyetperver karakterinden rahatsız olduğu herhangi bir kimseyi yaka paça nezarete tıkar. Günlerce açlık ve işkenceye tabi tuttuktan sonra hayali bir suç icad edilerek muhatabın suçu kabullenmesi istenir... Her defasında istenen şey aynıdır:
Kendini partiye feda et!.. Suçu kabullen!..
Bu komünizan istek şu mânâya gelir; Seni gözümüze kestirdik, idamına karar verdik. İşimizi kolaylaştırmak ve resmen haklı çıkmamız için hayali suç isnadımızı kabullen. İşimizi erken bitirmemize yardımcı ol... Kabul ve itiraf et...
Dünyada bu hayali suç istinatlarından, inatla direnerek kellesini kurtarmış belki düzineyi geçmez sayıda insan var olmakla beraber imhası kararlaştırılmış olanların yüzde yüze yakınının akibeti aynıdır; idam...
Komünizmin tarih çöplüğüne fırlatılmasından sonra tek kutuplu izbandut kesilen Amerika, cellat Şaronun kanlı İsraili ile birleşerek, orak-çekiçli canavara rahmet okutmaya başlamıştır...
Geç kalmakla beraber, uyanmaya başlayarak, merhum Menderes direnişini sergilemeye çalışan Recep Tayyip Erdoğan artık Amerika ve Yahudinin baş hedefi halindedir.
Amerika-Yahudi işbirliğinin içimizdeki cümle kiralanmış amelelerinin şimdi Erdoğana 17 Aralık ve Gezi yıkımına mâni olmakla hata ediyorsun!.. demesindeki asıl maksat, komünistlerin hedeflerine karşı yaptığı Kendini partiye feda et...Zulmü ve iftirayı kabullen, suçluluğunu itiraf ve ilân et!.. baskısından başka bir şey değildir...
Yolsuzluk ve suistimal varsa bu mutlaka ortaya çıkarılacaktır... Lâkin Amerika ve İsrail istiyor diye, bir tek masum ferdin bile feda edilmesine göz yumulmamalı ve milletçe diriliş ve kenetleniş içinde olmalıyız...
Kalbi Allah ve hürriyet aşkı ile çarpan vatan evlatları, devleti ve milleti müdafaa için el ve gönül birliği yapmak vaktidir. Aramızda varsa hesaplaşmayı sonraya bırakalım... Kanlı Arap Baharı daha kanlı Türk Baharına dönüşmeden Allahın emrettiği birlikte karar kılmalıyız...
Köpek, bebek ve cımbıza feda edilmiş merhum Menderes şehidimizi unutmayalım. Vatan hainlerinin Erdoğana kurdukları tuzağı boşa çıkarmak, 80 milyon Müslüman Türk milletinin hürriyet ve namus borcudur. Zira Erdoğanın şahsında hedef Yüce devlettir ve soylu millettir, istiklâl ve milli iradedir
Bu kavgada Erdoğan kaybederse dinimiz devletimiz milletimiz kaybedecektir. Zira tehlike, zannedildiğinden çok büyüktür ve işin şakaya gelir tarafı yoktur