Çevirmen-Yazar Doğan Bekin Abd,ingiltere ve Fransa şer üçgeninin suriye'de sözde kimyasal tehdit bahanesi ile saldırmasını değerlendirdi.Asıl oynanmak istenen Planın neler olduğunu analizleriyle işte o açıklamalar.BOSNA, IRAK VE SURİYE SAC AYAĞI
ABD, Fransa ve İngiltere'nin son hamleleri; Suriye’de asıl belirleyici gücün ve çözümün kendileri olduğunu ortaya koymaya yöneliktir. Aksini düşünmek aşırı safdilliktir. Şu anda Suriye'de oynanan farsi tiyatro , İngiliz casus Thomas Edward Lawrance'ı gölgede bırakacak düzeydedir.
Batı, geçmişte Bosna'da Müslüman katliamlarına karşı sesiz ve suskun kaldıkları gibi, yedi yıl boyunca aralıksız süren Suriye'deki katliamlara da sesiz kalmaları ve birden atraksiyona geçmeleri düşündürücü olsa gerek.
“İnsanlığın vicdanına tercüman olan bu operasyonu memnuniyetle karşılıyoruz” diyen ve günü kurtarma adına Batı’ya dolaylı politik mesaj gönderen Dışişleri Bakanlığı’nın bu yaklaşımı günübirlik politikanın bir ürünü olup, yakın zamanda ‘Ey Batı’ ile başlayan ifadenin de artık ‘Çölde bir bağrış’ ( “Vox clamantis in desarto”) nitelikli olduğu daha sarih ortaya çıkmaktadır.
Anlaşılan o ki, şu anda okumakta olduğum T.E. Lawrence’ın ‘Seven Pillars of Wisdom’ dan çıkaracak çok anlam yüklü dersler olduğunu özellikle ifade etmekte yarar vardır.
Aslında son gelişmelerde ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye’den çekileceklerini ifade etmesinden sonra ani bir politik manevra ile yeniden Suriye’de hamle girişiminde bulunması , Rusya ve özellikle İran’a yönelik ‘topal ördek’ olmadığını, Suriye’de ABD ve müttefiklerinin hiçbir çözümün dışında tutulamayacağı mesajını vermeye yöneliktir.
ABD, Fransa ve İngiltere'nin son hamleleri; Suriye’de asıl belirleyici gücün ve çözümün kendileri olduğunu ortaya koymaya yöneliktir. Aksini düşünmek aşırı safdilliktir. Şu anda Suriye'de oynanan farsi tiyatro , İngiliz casus Thomas Edward Lawrance'ı gölgede bırakacak düzeydedir.
Batı, geçmişte Bosna'da Müslüman katliamlarına karşı sesiz ve suskun kaldıkları gibi, yedi yıl boyunca aralıksız süren Suriye'deki katliamlara da sesiz kalmaları ve birden atraksiyona geçmeleri düşündürücü olsa gerek.
“İnsanlığın vicdanına tercüman olan bu operasyonu memnuniyetle karşılıyoruz” diyen ve günü kurtarma adına Batı’ya dolaylı politik mesaj gönderen Dışişleri Bakanlığı’nın bu yaklaşımı günübirlik politikanın bir ürünü olup, yakın zamanda ‘Ey Batı’ ile başlayan ifadenin de artık ‘Çölde bir bağrış’ ( “Vox clamantis in desarto”) nitelikli olduğu daha sarih ortaya çıkmaktadır.
Anlaşılan o ki, şu anda okumakta olduğum T.E. Lawrence’ın ‘Seven Pillars of Wisdom’ dan çıkaracak çok anlam yüklü dersler olduğunu özellikle ifade etmekte yarar vardır.
Aslında son gelişmelerde ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye’den çekileceklerini ifade etmesinden sonra ani bir politik manevra ile yeniden Suriye’de hamle girişiminde bulunması , Rusya ve özellikle İran’a yönelik ‘topal ördek’ olmadığını, Suriye’de ABD ve müttefiklerinin hiçbir çözümün dışında tutulamayacağı mesajını vermeye yöneliktir.