Saadet Partisi Beylikdüzü Belediye Başkan adayı Tuncer KOĞA 8 mart Dünya Kadınlar Gününe kutlarken,
Sosyal devlet ilkesi ve pozitif ayrımcılık gereği; kadınlar için daha fazla refah ve huzur ortamının sağlanması için eldeki tüm imkanları seferber etme sözü veren KOĞA'nın yayımladığı mesaj şöyle ;
Başımızın tacı, toplumun belkemiği kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum. Öncelikle bizim için kadın ana demektir. Ve bizim inancımıza göre cennet annelerin ayakları altındadır. Bununla birlikte Maddi, manevi, dini, kültürel hayatımızın her alanında kadının yeri en değerli yerdir.
Türk kültüründe, örfünde kadın her zaman el üstünde tutulur. Cengiz Hanın eşine verdiği değeri gösteren sözleriyle “Ben sizin han’ınızım. Bu da benim HAN’ım “sözüyle dilimize yerleşen hanım (Han’ım) kelimesi bile bunu gösterir. Kadın evin hanıdır.
Medeni kanunumuz birçok maddesi ile kadını korumuş ve kadına değer vermiştir. Bakmayın siz şimdi nikah salonlarında eş ilan etmeye esasında kanun karı-koca ilan edilmesini gerektirir. Fakat bu günümüzde ilkel gösterilmeye çalışılmaktadır. Ruhu vardır kelimelerin… Karı-koca eşten daha çok şey anlatır. Hatta bize unutulmuş bir şeyi söyler.
Sahi biliyormusunuz?
Neden erkeğe koca kadına da onun karı demiş eskiler?
Ayakkabının, terliğin, çorabın eşi olur veya bir sabana koştuğunuz öküzün eşi, çifti olur. İnsanın eşi olmaz. Bir ömür eşlik ediyor diye mi sevgiliye eş denir?
Kelimelerin anlamlarını yitirmeseydik anlardık belki, evlenecek erkeğe eskilerin neden koca dediklerini! Çünkü koca bilge demektir, yüce demektir. Koca demek dağ demektir. Ve ne kadar yüce olursa olsun, üstünde kar olmayan dağ eksiktir. Bakma şimdi evlenenlerin eş ilan edildiğine, çiftlere mutluluklar dilendiğine. KOCA ve onun KARI olmalıdır aslında. Yani yüce bir dağ olmalı adam. Kar gibi pak ve masum olmalı kadın. Örtmeli ve bir ömür süsü olmalı dağın. Çünkü üşür tepesinde kar olmayan dağ. Ne kadar yüce olursa olsun, yarım görünür. Kadın kocasını nasıl böyle tamamlıyor ise hayatımızın her alanında da insanlığı tamamlayan çok değerli bir varlıktır…
Kimi zaman annemizdir bu tamamlayıcımız; kimi zaman ablamız kimi zaman kardeşimiz kimi zaman evladımız kimi zaman da yakın bir dostumuzdur.
İnsanlık ailesinin maddi- manevi yükünü yüklenen, Bu nedenle HAN’ımız ve başımızın üzerinde taşıdığımız kadınlarımız; sadece yılda bir gün değil her gün övülmeyi ve yüksek değer görmeyi hak etmektedir. Hak edenin hak ettiği yerde bulunmasını sağlamak siyasi düsturumuzdur. Bu anlamda sosyal devlet ilkesi ve pozitif ayrımcılık gereği; kadınlarımız için daha fazla refah ve huzur ortamının sağlanması için eldeki tüm imkanları seferber etme sözü veriyorum.
En azından Siz Beylikdüzü Hanımefendilerine bu sözümün arkasında sonuna kadar duracağımın temennisini verebilirim. Bu vazife imkanının tarafıma verilmesi için siz nezaket abidesi hanımefendilerin değerli oylarını bekliyorum. Saygı ve selamlarımla….
AV. TUNCER KOĞA
Sosyal devlet ilkesi ve pozitif ayrımcılık gereği; kadınlar için daha fazla refah ve huzur ortamının sağlanması için eldeki tüm imkanları seferber etme sözü veren KOĞA'nın yayımladığı mesaj şöyle ;
Başımızın tacı, toplumun belkemiği kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum. Öncelikle bizim için kadın ana demektir. Ve bizim inancımıza göre cennet annelerin ayakları altındadır. Bununla birlikte Maddi, manevi, dini, kültürel hayatımızın her alanında kadının yeri en değerli yerdir.
Türk kültüründe, örfünde kadın her zaman el üstünde tutulur. Cengiz Hanın eşine verdiği değeri gösteren sözleriyle “Ben sizin han’ınızım. Bu da benim HAN’ım “sözüyle dilimize yerleşen hanım (Han’ım) kelimesi bile bunu gösterir. Kadın evin hanıdır.
Medeni kanunumuz birçok maddesi ile kadını korumuş ve kadına değer vermiştir. Bakmayın siz şimdi nikah salonlarında eş ilan etmeye esasında kanun karı-koca ilan edilmesini gerektirir. Fakat bu günümüzde ilkel gösterilmeye çalışılmaktadır. Ruhu vardır kelimelerin… Karı-koca eşten daha çok şey anlatır. Hatta bize unutulmuş bir şeyi söyler.
Sahi biliyormusunuz?
Neden erkeğe koca kadına da onun karı demiş eskiler?
Ayakkabının, terliğin, çorabın eşi olur veya bir sabana koştuğunuz öküzün eşi, çifti olur. İnsanın eşi olmaz. Bir ömür eşlik ediyor diye mi sevgiliye eş denir?
Kelimelerin anlamlarını yitirmeseydik anlardık belki, evlenecek erkeğe eskilerin neden koca dediklerini! Çünkü koca bilge demektir, yüce demektir. Koca demek dağ demektir. Ve ne kadar yüce olursa olsun, üstünde kar olmayan dağ eksiktir. Bakma şimdi evlenenlerin eş ilan edildiğine, çiftlere mutluluklar dilendiğine. KOCA ve onun KARI olmalıdır aslında. Yani yüce bir dağ olmalı adam. Kar gibi pak ve masum olmalı kadın. Örtmeli ve bir ömür süsü olmalı dağın. Çünkü üşür tepesinde kar olmayan dağ. Ne kadar yüce olursa olsun, yarım görünür. Kadın kocasını nasıl böyle tamamlıyor ise hayatımızın her alanında da insanlığı tamamlayan çok değerli bir varlıktır…
Kimi zaman annemizdir bu tamamlayıcımız; kimi zaman ablamız kimi zaman kardeşimiz kimi zaman evladımız kimi zaman da yakın bir dostumuzdur.
İnsanlık ailesinin maddi- manevi yükünü yüklenen, Bu nedenle HAN’ımız ve başımızın üzerinde taşıdığımız kadınlarımız; sadece yılda bir gün değil her gün övülmeyi ve yüksek değer görmeyi hak etmektedir. Hak edenin hak ettiği yerde bulunmasını sağlamak siyasi düsturumuzdur. Bu anlamda sosyal devlet ilkesi ve pozitif ayrımcılık gereği; kadınlarımız için daha fazla refah ve huzur ortamının sağlanması için eldeki tüm imkanları seferber etme sözü veriyorum.
En azından Siz Beylikdüzü Hanımefendilerine bu sözümün arkasında sonuna kadar duracağımın temennisini verebilirim. Bu vazife imkanının tarafıma verilmesi için siz nezaket abidesi hanımefendilerin değerli oylarını bekliyorum. Saygı ve selamlarımla….
AV. TUNCER KOĞA