Öğretmen Akademisi Vakfı, salgın sonrası yüz yüze tamamlanan 2021-2022 eğitim-öğretim yılında öğretmenlerin mesleki ve kişisel deneyimleri ile ilgili görüşlerini öğrenebilmek amacıyla ‘’Yıl Sonu Değerlendirme Anketi’’ gerçekleştirdi. Türkiye’nin farklı bölgelerinden 639 öğretmenin katıldığı anket, eğitim yılında öğretmenleri zorlayan faktörler ve destek bekledikleri konular hakkında önemli bilgiler içeriyor.
Yeni eğitimler, meslektaşlarla yapılan iş birlikleri ve takım çalışmaları öğretmenleri olumlu etkiliyor
Katılımcı öğretmenlerin, yüz yüze eğitime yeniden başladıkları zaman (2021 Eylül) ve dönem sonunda kişisel iyi olma hallerini derecelendirmeleri istendiğinde, iyi olma hallerinin dönem sonunda görece yükseldiği anlaşıldı. Fakat dönem başı ve sonu karşılaştırıldığında iyi olma hallerine ilişkin değerlendirmelerde 1 ve 2 gibi marjinal değerlerin dönem sonunda daha fazla öğretmen tarafından verildiği dikkat çekti. Bu durum da öğretmenlerin iyi olma hali üzerine çalışmaların devam etmesi gerektiğini gösteriyor. İyi olma halini olumlu etkileyen faktörler arasında gelişime katkı sunan yeni eğitimler, meslektaşlarla olumlu iş birlikleri ve takım çalışmaları gibi maddeler öne çıktı. Olumsuz etkileyen faktörler arasında ise idari yönetimle ilgili sorunlar, meslektaşlar ve velilerle yaşanan iletişim problemleri, akademik öğrenme kayıpları, ekran bağımlılığı, motivasyon eksikliği gibi konular dikkat çekti.
Sınıf içi kurallara ve yönergelere uyum sağlanamaması öğretmenleri en çok zorlayan konular arasında
Ankette yüz yüze eğitime yaklaşık olarak 1,5 yıl ara verilmesinin ardından öğretmenlerin mesleki yaşamlarında karşılaştıkları, onları zorlayan öğrenci davranışlarının neler olduğuna dair bir soru yöneltildi. Öğretmenlerin %24’ü sınıf içi kurallara uyamama, %17’si yönergelere uyamama ve %16’sı da ders içi etkinliklere katılımda olan isteksizliği en çok karşılaştıkları sorunlar olarak belirtti. Bunları ders materyallerini hazır bulundurmama ve ders dışı çalışmalara karşı olan isteksizlik takip etti.
Öğretmenlerin %70’i öğrencilerin sosyal ve duygusal gelişimi konusunda desteklenmesi gerektiğini düşünüyor
“Yüz yüze eğitime dönüş sonrası öğrencilerinizin hangi alanlarda daha çok desteklenmesi gerektiğini düşündünüz?” sorusuna öğretmenlerin %70’i ‘’Sosyal ve duygusal gelişim ihtiyaçları’’ yanıtını verdi. Anketi dolduran öğretmenlerin %27’si (175 kişi) ise uzaktan eğitim
dönemindeki akademik öğrenme kayıplarını gidermeye yönelik çalışmalara ihtiyaç duyduklarını belirtti. %3’lük orana denk düşen “Diğer” seçeneği altında verilen yanıtlar ise davranış bozuklukları ve motivasyon sorunları, akran iletişimi ve ekran bağımlılığı, okul kültürüne uyum gibi başlıkları içerdi.
Okul süreçlerinde veli katılımını artırmak şart
Özellikle veli iş birliği, yüz yüze eğitime dönüş sonrası okula uyum sürecini hızlandırma ve kolaylaştırma hususunda kritik bir öneme sahip. Öğretmenlerin 2021-2022 okul yılı boyunca veli katılımına yönelik değerlendirmelerinin ne yönde olduğunu öğrenmek amacıyla katılımcılara “Veli katılımı ve velilerle iş birliği konularındaki deneyimlerinize uygun seçenekleri işaretler misiniz?” sorusu yöneltildi. Katılımcıların yaklaşık olarak yarısı (344 kişi, %46) yüz yüze eğitime dönüş sonrasında öğrencilerin okula uyum sürecinde velilerden destek alamadıklarını belirtti. %30’u ise velilerin bu süreçte yeterince destek olduklarını ifade etti. Son olarak anketi dolduran öğretmenlerin %24’ü (182 kişi) velilerin düzenli olarak iletişim kurma konusunda istekli olduklarını düşünüyor. Bu oran, eğitim programlarında da veli iş birliğinin göz önünde bulundurulması gerektiği savını doğruluyor.
Öğretmen Akademisi Vakfı
Öğretmen Akademisi Vakfı (ÖRAV) öğretmenlerin, geleceğe yön veren kuşakların çağdaş ve sağlıklı bir dünya yaratabilmeleri için yetiştirilmesinde liderlik etmelerine katkı sağlamak amacıyla 2008 yılında Garanti BBVA tarafından kuruldu. Vakıf, aynı zamanda eğitimin en önemli odak noktalarından olan öğretmenliğin; özel bilgi, beceri ve tutum gerektiren bir meslek olarak toplum algısında hak ettiği değere ulaşmasına destek oluyor. 21. yüzyılın gerektirdiği zihinsel, sosyal, duygusal ve dijital becerilere sahip bireylerin yetiştirilmesinde sorumluluk üstlenen öğretmenlerin sürekli gelişimleri için eğitimler tasarlayan ve yaygınlaştıran, atölyeler ve seminerler düzenleyen ÖRAV, bugüne kadar Türkiye'nin 81 ilinde 250.000’den fazla öğretmene ulaştı. ÖRAV'ın devam eden projelerinin yanı sıra, tamamlayıcı bir sürekli eğitim ve bilgi paylaşım platformu olarak kurulan ve bugün tüm eğitimlerin gerçekleştirildiği "eKampüs Uzaktan Eğitim Platformu" da düzenli olarak yenilenerek, kullanım kapsamı zenginleştiriliyor. Platformun tüm Türkiye’den 55 binden fazla aktif kullanıcısı bulunuyor.