KIRAATHANE VE CAFE
Fatihin Malta semtinde güzel bir mekandan bahsetmek istiyorum.
Gençliğimizden bugüne kadar ideallerimizi hayallerimizi Sohbet kıraathanesinde konuşuyorduk.
O kıraathaneden nice şehitlerimiz çıktı. Onlarca şehidimiz oldu. Kimler geldi kimler geçti.
Ne yiğitler gördü o tabureler. Gençliğimizde bütün genç müslümanlar oradaydı. Şimdilerde ki derneklerin vakıfların. abileri liderleri.ve gönüllüleri oradaydı. Oradaydı derken tüm günlerini orada çay içerek geçirmezlerdi. İşler güçler halledilir oraya hasbihale gelinirdi.Çay sohbetlerimizde dedikodu değil dava vardı.
Dernekler Vakıflar yerine oraya gelinir örgütlenmeler orada yapılırdı.
Gün gelir çay paramız çıkmazdı.
Günümüzün süslü konforlu pahallı ruhsuz cafelerinde eriyen gençliği göremezsiniz orada.
Şimdileri düşününce Derneklere Vakıflara sıkışan, dernekleri kahvahaneye dönüştüren üretmekten yoksun gençliğin yanı sıra cafe kültürüyle hemhal olmuş lüks koltuklarda cebindeki son parasıyla adını dahi söyleyemediği içecekleri sipariş eden gençlerle karşı karşıyayız.
Fatih camisinin diğer tarafında at pazarında şimdi ki gençlik nargilelerini yudumlarken namaza geç kalınıyor !!!!
Devrim hayalleriyle kaç vakit namaz geçiyor!
İhtilaflar havada uçuşuyor.
Ayak ayak üstüne atmanın uygun görülmediği zamanlardan gelen bizler yolunuz Fatihteki Malta semtine düşerse sohbet kıraathanesinde bir çay içmenizi isteriz. İrfan kardeşimizin. çayı demlidir!!
Bu vesileyle tüm şehitlerimizi rahmetle ve özlemle anıyoruz....