Vatan binamızın mutena semti mutlu Sinop, kuzeyin iklimine ahenk içinde yeşil ile mavinin, Karedenizin yalçın dalgaları misali çarpışırcasına vuslatını gerçekleştirdiği bir sevda diyarıdır
Denizine, havasına ve toprağına işlenmiş sertliği, insanındaki şahsiyet levhasına mertlik kazandırmış Bu iki özelliğin birlikte maya tutuşu, gayreti, azmi, yorulmamayı, ilerlemeyi , başarmayı, huzuru, sukuneti ve mutlu olmayı Sinoplunun Alameti Farikası haline getirmiştir .
Kasım 2015 te İstanbul Feshanede ki "Sinop Tanıtım Günleri" nde misafiri olduğumuz Sinop un gönül meclislerindeki sohbetlerimizi, ileride tekrar başlamak üzere, Sinop un efsaneler fideliğindeki bir taze başarı tomurcuğundan bahsederek noktalayalım
Rafet Orhan . . .
Topraktan, Sinoptan ve mutluluktan kopmamış, mütevazi ve kararlı başarının ismi olan Rafet Orhan, Sinop insanının gayret ve azim dünyasındaki gurur ilham edici kaliteli timsalidir Mayasına dürüstlük ve helal kazanç emeli hâkimdir. Zira bu emel, babasının , çocukluğunda onun kalbine ve beynine ilmik ilmik işlediği bir hayat prensibi halinde kök salmıştır.
Sinop 'un sevda pınarlarından Ayancık'a bağlı bir şirin köyde doğan ve 12 yaşında İstanbul'u mesken tutan Rafet Orhan, yarım asrı geçen yaşına rağmen, Sinop'u ve doğduğu toprakları yaşatmak çırpınışını, İstanbul ve Trakya'da toprağı mutluluk dilimleri halinde parselleyip, insanları toprakla barıştırarak sergilemektedir
Dürüstlük yolunda yürüyerek barış ufkuna ilerleyen Orhan, insanların boğazından Mutlaka helalin geçmesine dikkat kesilmek istercesine, genç yaşında aşçılık mesleğine başlayarak, askerlik dönüşü, bir zamanların grev ve lokavtlarıyla meşhur Derby Fabrikasının 3500 işçisini doyurmak gibi zor bir görev yükünü omuzlayarak hem kabiliyetini konuşturmaya başlamış, hem de Müslüman ve Yahudi patronlarının büyük güvenini kazanmayı başarmıştır.
Rafet Orhan, ruh yapısına hakim liderlik ve idarecilik özelliklerini harekete geçirebilecek, toprak, ümit ve emelle ilgili bir iş kurarak nihayet Sinop' un efsaneler fideliğinde ideal bir tomurcuk olabilme imkanını yakalamaya başlamıştır
Bugün merkezi İstanbul da bulunan, sahip olduğu "Yesilvadi Arsa Ofisi" Tekirdağ Kapakli ve Yenice, Saray Büyükyoncalı, Ergene Marmaracık ve Misinli, Kırklareli Vizede onbinlerce insanımıza mutluluk parsellemekte, iş yaptığı bölgelerde güvenirliğin ve dürüstlüğün bir sağlam markası halinde vicdanlarda tescil edilmiş bulunmaktadır Böylece kazandırarak kazanan Orhan, dağıttığı mutluluklardan aynı zamanda kendisi de maddi ve manevi hisse sahibi olmaktadır.
Rafet Orhan, topyekûn Anadolu'da, taşı toprağı altın dedikleri İstanbul da yerleştiği halde, geleceğini planlarken, çoktandır taşının da toprağının da altınlığını yitirdiği İstanbul un yerine her karışı altın kıymeti kazanmaya başlayan Trakya'da iş ve ticaret kapısını aralamasının bir sebebi de, gerçek manada topraktan kopmayışı ve toprakla dostluğunu devam azminde oluşudur Zira, İstanbul'da, ölüm benizli kat kat beton dehlizler halinde göğe tırmanan apartmanlarda ideal sevgi, sefkat, merhamet, yardımlaşmak, komşuluk ve dostluk hisleri dumuru uğramış Apartmanların beton baskılı, soğuk, gaddar ve merhametsiz hayatı, insanları birbirinden çoktan koparmış, yabancılaştırmıştır.
Aklını Sinop sevdası ile kıvamlandırmış, bir toprak dostu olarak Rafet Orhan, işte bu sebeplerden dolayı dürüst ve çalışkan her insan için, toprağı taze altın hazinesi halindeki Trakyayı seçmekle isabetli karar vermiştir.
İdareci ve lider yapısı, Orhan'ın içtimai dünyasını da canlı ve hareketli hale getirmiştir. İş hayatının yanında sosyal planda da hizmet vermeye başlamış Seneler önce Ayancık'lıların gönlüne sevda tohumu halinde ekilmiş bulunan AYKAD Ayancıklıklar Kültür ve Kalkındırma Derneğinde başkanlık yapmış Bir çok STK larda idarecilik görevleri almış ve seçilmiş daha sonra SİYAD Sinoplu İş Adamları Derneğinin Başkanlığına seçilerek daha geniş sınırlı hizmet imkânlarına sahip olmuştur
Mahkemenin kadıya mülk olmadığı inancı içinde, mütevazi mazisini unutmadan, çaresizlere çare olmaya çırpınan Rafet Orhan, Allah ın kendisini varlıkla imtihan ettiğini bir an aklından çıkarmadan , her şekilde şükrünü ifa etmeye azami gayret gösterenlerdendir .
Türkiye Gazeteciliğinde, servet ve sermaye düşmanlığı hâkimiyeti vardır. İnsanlar hatalı, suçlu, günah ve haram özellikleri ile didiklenirler . İftira ile bulamaç haline getirilirler Sonradan gazete sahifeleri ile Televizyon ekranlarında haysiyet ve itibar cellâtlarına teslim edilirler
Aksine , bu kalemin vazifesi ; vatan çapında Rafet Orhan gibi örnekleri, birer iftihar meşalesi halinde , soylu milletimize sunmak .İyiyi, doğruyu ve güzeli , tebrik ve teşvik etmek ve Rafet Orhanların her şehirde emsallerini bulmak, tanıtmak , sayılarının artmasına katkıda bulunmaktır.
Bu kalem Rafet Orhanları bulmaya ve iftihar duyarak takdim etmeye devam edecektir. .. Bu yolla soylu millete gerçek manada hizmet edebildiğine gönülden inanarak .
Her Rafet Orhan, Türkiye'mizin İstikbal ufkunda parlayan, bir taze ümit tomurcuğudur.
KAYNAK :WWW.HİCRETHABER.COM