İttihadı İslam'ın Emperyalizme Karşı Öncüleri
Müslümanların en kısa zamanda İTTİHADI İSLAMI kurması dilek ve temennisiyle…
1- Onlar Amerikancı İslam’ı istiyorlar. Onlar abdesti bozan şeylere fetva veren, ama Müslümanların siyasi, iktisadi ve içtimai durumlarına fetva vermeyen İslam’ı istiyorlar. 2- Hayata hükmetmeyen İslam, İslam değildir. Onu hayatına geçirmeyen Müslüman, Müslüman değildir…! ŞEHİD SEYYİD KUTUB İslam ümmetinin son dönemdeki uyanışı gönüllere su serpiyor. 22-23 Ekim günü Diyarbakır’da Hüda Par önderliğinde Âlimler ve Medreseler Birliği (İttihad'ul Ulema) tarafından Türkiye, İran, Irak ve Suriye Kürdistan'ındaki âlimlerin katılımıyla gerçekleşen 2’nci Kürdistan Âlimleri toplantısı ümmetin geldiği mükemmel boyutu göstermiş oldu. Ümmetin bir azası olan Kürtlerin âlimleri ile böyle bir toplantının 2.sini gerçekleştirmesi İslam Birliği alanında atılan büyük bir adımdır. Malum olduğu üzere böyle bir atılımı daha önce Milli Görüş lideri Rahmetli Erbakan Hoca tarafından atılmıştı. Mısır, İran, Endonezya, Pakistan, Afganistan, Irak, Suriye, Tunus, Malezya, Nijerya gibi İslam ülkelerinin İslami oluşumları ile bağlar kuran Erbakan’ın bu yüzden önü kesilmişti. Erbakan’ın vefatının 1. Yıldönümünde 40 ülkeden gelen 70 alim, mütefekkir akademisyen ve siyasetçilerin katılımı ile gerçekleşen sempozyuma katılmış ve o misafirlerin bütün konuşmalarını dinlemiştim. Bu konuşmalarda ana tema Erbakan Hocanın İslam ülkelerinde İslam Birliği için yaptığı atılım ve çalışmaların anlatılması meselenin ehemmiyetini ve olması için umutları yeşertmişti. İşte Kürdistan Âlimler ve Medreseler birliğinin Diyarbakır’da gerçekleştirdiği ve iki gün süren bu toplantısını yakından takip etme fırsatını buldum ve İslam Birliği alanında Kürt âlimlerinin şuurları ile mükemmel bir katkı sunacaklarına kanaatim çok yükseldi. Malum olduğu üzere, İslam ümmetinin azası olan Kürtlerin emperyalistler tarafından toprakları dört devlet tarafından bölünmesi ve statü verilen bu devletlerin de İslam’dan sistem olarak uzaklaştırılmalarının neticesinde bugüne kadar gördükleri kimlik, varlık, eğitim, haksızlığa ve zulme uğrama ile katliamlara maruz kalma sorunuyla Kürtler, İslam coğrafyasında en çok mazlum ve mağdur edilmiş İslam milletidir! İşte bütün bu olanlara rağmen Kürtlerin İslam’a vermiş olduğu değer ve bağlılık neticesinde yaşadıkları dört parçalı yurtlarında hala tevhit temelli bir İslam anlayışı ve şuuruyla İslam ümmetine seslenişine ses verilmelidir. İslam Birliği konusunda uzun süre çalışan temel atan ve bağlantılar kuran Milli Görüştür. Milli Görüşün kurduğu bu temeller üzerinden gidilerek İslam coğrafyasının diğer azaları ile Kürt âlimlerinin gerçekleştirdiği bu toplantıların benzerlerini diğer aza ülkelerin âlimlerinin katılımı ile çoğaltılmalı. Özellikle ABD tarafından gözden çıkarılan ve her geçen gün ayağı kaydırılmak istenen AKP’de bu oluşuma dikkat vermeli ve koptuğu Milli Görüş öncülüğünde oluşturulacak İslam Birliğinin kurulmasının zamanlama olarak destek vererek bu destekle emperyalizme karşı İslam Birliğinin gücünü arkasına alarak mücadele etmeye hazırlanmalıdır. Allahın bahşettiği bu fırsatı çok iyi değerlendirmek gerekiyor. Zira Türkler, Kürtler, Araplar ve Farslardan oluşacak bir İslam Birliği mezhebi ayrılıkları bitireceği gibi Siyonist ve emperyalist oyunları da temelinden bozacaktır. İslam coğrafyasının sınırları emperyalistler tarafından çizilip hayat standardımız batını normlarına göre belirlendikten sonra biz ümmet fertlerini yeniden İslam’a kazandırabilmek için dört önemli atılım yapılmıştı. 1928 yılında Şehit Hasan El-Benna tarafından kurulan İhvanil Muslimin hareketi. 1960 yılında Ebulala Mevdudi tarafından kurulan Cemati İslami hareketi 1970 yılında Necmettin Erbakan tarafında kurulan Milli Görüş hareketi 1979 yılında İmam Humeyni'nin başarıya ulaşan İran İslam İnkılâbı… Bu dört hareketin de temel amacı ilga edilen hilafetin bıraktığı boşluğu ortadan kaldırıp Müslümanları yeniden ümmet şuuruna kavuşturmak ve kaybedilen değerlerin yeniden kazanımını sağlamaktı. Ancak bu dört hareketten ancak İran İslam İnkılâbı devlet statüsüne geçerek hedefini gerçekleştirdi. Diğer üç hareket halen varlıklarını sürdürmekle birlikte emperyalizmin kıskacı altında çok rahat hareket edememektedirler. İhvan harekete Necmettin Erbakan’ın siyasi direktifleri neticesinde siyasal bir atılıma geçti ve Milli Görüş ile İhvan hareketi arasında çok ciddi temeller atıldı. Ama ne yazık ki Arap Baharı denilen Siyonizm’in kadro değişim programın neticesinde nasıl emperyalist bir duruma getirildiğine şahit olduk. Pakistan’ın da başına neler getirildiğini ve diğer İslam ülkelerinde oynanan mezhebi oyunları da orada sergileyerek neler yaptıklarını gördük. Hakeza Afganistan’da da aynı oyunlar oynandı… Türkiye’ye de Milli Görüş hareketinin mimarı Erbakan Hocanın İslam Birliği projesine hayatiyet kazandırmamak için emperyalistler tarafından çeşitli oyunlar oynandı. Önce başka İslami(!) partiler kurdurmak istediler ama gerçekleşmedi. Daha sonra Erbakan Hocanın önünü açarak onu iktidara getirdiler. Bunun çok önceden farkında olan Erbakan oyunlarını boşa çıkarmak için projelerle düşüncesini ispat etti. Bu projelerinin en önemlisi D-8 projesiydi. Erbakan bu proje ile Müslümanların siyasi ekonomik ve askeri alanda bir birlik etrafında birleşmesini temellendirmişti. Bu proje onun iktidardan ayak oyunları ile indirilmesine yol açtı. Ve Erbakan’ın iktidardan indirilmesinden sonra onun o zamana kadar yetiştirdiği ve Milli Görüş hareketin yarınlarda onların omuzlarına yükleyeceği gençleri onu terk ederek ABD’nin yardımıyla ve yeni bir parti ile iktidara gelişleri oldu… ABD desteği ile iktidar olan AKP R. Tayyip Erdoğan liderliğinde 14 yılını tamamladı. 12 yılını başbakan 2 yılını da Cumhurbaşkanı olarak sürdüren Erdoğan son dönemlerde F.Gülen ve cemaati ile yolları ayrıldı ve şimdi onları terör olarak tarihe gömüyor… AKP’nin iktidara geldiği günden bu yana tek başına iktidar oluşu ve siyasi arenada ABD ile ters düşmesi son dönemlerde en çok gündeme gelen konuların başında geliyor. ABD’nin sosyalist Kürt hareketinin Suriye kolu olan PYD’yi müttefik ve öncü gücü olarak dayatması iktidar tarafından kabul edilmiyor. Ve siyasi çekişmeler başka boyutlara çekilerek her an başka bir olayın patlamasına yol açabilecek kadar gerginliğe yol açıyor. Musul bunun şu andaki örneği… Coğrafyamızda Müslümanların kaderini belirlemede emperyalistler neden karar verici olsun. Ve neden kimin için hangi hedefe ulaşmak için insanlarımız savaştırılıyor. Suriye’de ateşkesin yapılması için neden Rusya ve Amerika söz sahibi olsun… İşte bütün kirli oyun ve siyasetleri bitirmenin tek yolu Milli Görüşün formüle ettiği ve bundan dolayı siyasetten el çektirilen İslam Birliği projesi yeniden inşa edilebilmesi için Kürt âlimlerinin yapmış olduğu bu İTTİHAT’A ses verilmeli. AKP geldiği bu noktada önüne gelen bu tarihi fırsatı asla tepmemelidir. Emperyalizm geldiği güç noktasında karşısında kendine bir rakip görememektedir. Buna karşı çıkacak tek güç İslam’dır. Ancak Müslümanlar bugün birlik halinde olmadığı için emperyalistler dünyayı zulümle idare etmektedirler. Her türlü haksızlığın ve zulmün hüküm sürdüğü dünyada adaleti tesis edecek tek güç İslam’dır. Ve Allah; “Hepiniz Allah’ın ipine sımsıkı sarılıp dağılmayın” buyuruyor. Müslümanların en kısa zamanda İTTİHADI İSLAMI kurması dilek ve temennisiyle… Selam ve dua İslam Birliğini kuranlara