Başlığımız sizi aldatmasın!
Aslında 70 Milyon 7 Bölge tüm kültür zenginliğimizle hepimiz kardeşiz biz.
Memleket insanımızın bölünüp kategorilere ayrılması ve bazı isimlerle adlandırılması benim tarzım değildir. Gemimiz aynıdır, kavgamız-derdimiz farklı da olsa. Gemiler batarken bir kısmı sulara gömüldüğü esnada diğer tarafı şaha kalkar. Geminin battığından haberi olmayanlar ise bunu gerçekten şaha kalkmak zannederler. Biz gemi nasıl batmaz bunun derdindeyiz. Faiz ile ekonomi gemisinin batması kaçınılmaz olur. Aynı batan gemi misali bir taraf batarken diğer taraf şaha kalktı sanılır.
‘Allah’ın ipine hep beraber sımsıkı sarılmalıyız (Ali İmran-103)’. Ayrı gayrı olup ta tefrikaya düşmemeye gayret etmeliyiz.
Ülkemizde bir konu var.
Boykot, bazen ABD, kimi zaman batı, genelde İsrail ürünlerinin isimleriyle birlikte paylaşılıp boykot edilmesini isteyen kişiler görüyoruz. Acaba yahudinin dediği gibi ‘reklamın iyisi kötüsü olmaz’ düsturuyla boykot edeceğiz derken reklam mı yapıyoruz? Biz de diyoruz ki: -Ciddi misiniz? Öyleyse ekmek almayınız!
Çünkü aldığımız ekmeğin önemli bir kısmı faize gidiyor, bir diğer önemli kısmı ise boykot etmemizi istediğimiz ülkelere gidiyor, kalan kısım ekmeğin gerçek değeri oluyor. Bir ekmeği alabilmek için 3 katı ödeme yapıyoruz. Boykot ciddiyse işe buradan başlayalım derim.
Söz dönüp dolaşıp bu işin bitirilmesine lakin nasıl olacağına geliyor.
Eveeet işte en mühim yere geldik!
Tekrar soruyorum, ciddi misiniz?
Bu nasıl olacak?
Hiç kimse alacağı ürüne 3 kat fazla ödemek istemez elbette. Tabi ki öncelikle düşüncelerde ve beyinlerde yol alınmalı.
Faiz sistemli ekonomide kaçınılmaz oluyor 3 kat fazla ödemek. Boykota alınan/satılan ürüne değil faize boykotla başlanmalı. Azıcık indirmek yukarı fırlatmak sabitlemek faizci sistemin devamına entegre olmaktan ileri gitmiyor.
Mesela kullanılan krediler. Ev, araba almalar, fetvalar havada uçuşuyor.
Neden krediler faizsiz olmasın? Böyle bir sistem nasıl olur ki?
Bal gibi olabilir. Devlet bir yılda faize ne kadar ödüyor. 30 Milyar Dolar civarında. Peki, ev almada iş kurmada devlet vatandaşına faizsiz kredi kullandırsa batar mı? Devlet elektrik-ulaştırma-su ve temel hizmetler dışında bir işle uğraşmasa ‘özelleştirme yapacağım’ diye de kafaları karıştırmamış olsa olmaz mı? Her türlü yatırım ve üretimi özel sektör yapsa.
Devlette özel sektöre teşvik adı altında; kar ortaklığı anlaşmalarıyla, hakkı mükteseb (karzı hasen) kredi kazanımıyla, emekçi (işçisi kadar) kredi hakkıyla, ürettiği malları rehin vermek koşuluyla, devlete ödediği vergiden kazanacağı krediyle, ehil olduğu projeyi hazırlayarak alacağı krediyle, sipariş (SELEM SENEDİ) kredisiyle bu faizci sistemin değiştirilmesi gayet kolay ve mümkündür.
Bu saydığımız yedi maddeyi uygulayan hükümetlerin üretime dayalı ekonomik modele geçiş yapmak koşuluyla, önce ekonomik bağımsızlığını kazanması ve sonrasında tam bağımsızlığını elde etmesi kaçınılmazdır.
Henüz üretime dayalı hayaller kuran bir başkan göremedi gözlerim. Gönül ister ki bizi yönetenler üretimle yatıp üretimle kalksın ve 300 Milyon nüfusa 500 yıl bakabilecek zenginliğe sahip ülkemiz fakirlik çekmesin, gelir seviyesi kişi başına aylık 30-35 cumhuriyet altınının altında olmasın.
Eğitim sistemimizin kirlettiği kafalarımızın kabullenmekte zorluk çektiğimiz yedi maddeyi incelemeye bir diğer yazımızda şayet ciddiyseniz, biz devam edeceğiz..