Cumhuriyetin başından itibaren, kuzeyden gelmesi muhtemel her türlü tehlikeye ve bilhassa Karadenizin kanlı ufkundan kopacak, kızıl dalgalara karşı hürriyet bahçesi vatanımızı ebediyen koruma nöbetindeki milli azmin kartal bakışlı bekçisi
Güler yüzlü kalesine topyekün milletimizin istiklal ruhunu nakşetmiş Dışarıdan gelecek her saldırıyı anında parçalayacak pençeleri, her zaman kapmaya hazır İçeride, hür ve huzurlu yaşamanın vatan çapında teminatını yüklenmiş adaletin şaşmaz terazisinin kavurucu timsali meşhur zindanı ile, iki ağır yükün sahibi, güven ve huzur beldemiz: Sinop
Sinop mutluluklar semti Devlet İstatistik Enstitüsünün yaptığı araştırma ve anket neticesi ile, 81 vilayetimiz arasında ahalisinin yüzde 80'e yakınının mutlu olduğunu beyan etmesiyle Türkiye'nin en mutlu şehri olduğu resmen tescil edilmiş Sınop'un geçen günlerde İstanbul'a bir sevgi akını vardı Eyüp Sultandaki Feshanede "Sinop Tanıtım Günleri" dört gün boyunca kaç yüzbin ziyaretçi akınına uğrayarak İstanbulluların gözlerini kamaştırdı, kalplerini fethetti
Feshanedeki "Sinop Tanıtım Günleri"nin afişlerini gören bir arkadaşım, geçtiğimiz cumartesi günü Feshane'ye gideceğini söyleyerek, benim de gelmemi istedi Bu arkadaşıma, Sinoplu olmadığını, Mardinlinin Sinop tanıtım günlerinde ne işi olabileceğini sorduğumda; Sinop milletvekili ve İçişleri Komisyon Başkanı Mehmet Ersoy için gidiyorum. Mardinde hem de zor günlerde tam dört sene vali yardımcılığı yaptı Mardinde köylü, şehirli, Türk, Arap, Kürt, Müslüman, Süryani, yaşlı, genç, erkek, kadın herkes Mehmet Ersoy'dan ilgi ve şefkat gördü Yardım, nezaket, güleryüz gördü Ersoy dört yıl boyunca Mardinde Devletin şefkat eli ve merhametli çehresi olmuştur Kimseyi kırmaz, üzmez ve cevapsız bırakmazdı Mardinliler Mehmet Ersoy sayesinde insani, muamele ve itibar görmeye başladı Mardinliler onun zamanında T.C. vatandaşı olmanın daha büyük gururunu yaşadılar Kararlı, sempatik ve seri davranırdı. Yapıcı ve kolaylaştırıcı idi Halkın arasına katılır, büyükle büyük, küçükle küçük olurdu Kimseyi başından savdığı, işi yarım bıraktığı görülmedi Mardinimizde Mehmet Ersoy gibi kaliteli idareciye az rastlanmıştır.
Kaç defa heyetlerle Ankara'ya Mehmet Ersoy'u Mardin'e vali yapmak için gidildi, lakin kısmet değilmiş Mardinliler en az Sinoplular kadar Ersoy'u severler ve bunda samimidirler
Başarılı bir eğitimci olan bu arkadaşımla, Ahmet Çekin arkadaşımızın arabasına atladık ve ver elini Eyüp Sultanda Feshane
Geç kalmışız Ersoy'u göremedik. Lakin onun memleketi Sinop'un Türkiye'nin tescilli en mutlu şehri olduğunu, kendisinden daha büyük bir şehir olduğunu, sakin görünüşüne rağmen dev hamlelerin ve hızlı gelişme humması içinde olduğunu gördük
Dünyayı ayağınızın altına seren GEZER'i ve tüm Sinoplu işadamları derneği TÜSİYAD Başkanı, tevazu görüntülü heybetli bir başarı mahzeni Mustafa Özalp'i 50 yıldır Sinop adına 43 ülkede, duygu ve düşünceleri parmaklar arasında kelimelere nakşeden SCRİKSS kalem harikasını Hizmette ve gayrette sınır tanımaz, adeta başarmak, yapmak, oldurmak ve kazanmak üzere yaratılmış (SİAD)Başkanı Rafet Orhan'ı gördük
Halkla ve parlak hizmetlerle bütünleşmiş Sinop'un çalışkan valisini, kaymakamlarını ve Belediye Başkanlarını, ticari, sınai, spor ve sanat temsilcilerini. STK'larını Gelenlere sevgi ve saygı ile ikramlarda bulunan, hediyeler sunan görevlileri gördük
Sinopluların sevecenliğini, samimiyetlerini Sinop'a olan tutkunluklarını gördük
Milli Şairimiz Ahmet Muhip Dranas'ın Sinop aşığı bir Sinoplu olduğunu öğrendik Sinop Hapishanesinin misafir ettiği meşhurları tanıdık Ve Sinop Milletvekili Mehmet Ersoy'un Sinop sevdalısı olduğunu Sinopluların ağzından defalarca memnuniyetle duyduk
Sinop'un Feshanede meydana getirdiği heybetli manzarayı gezerken, yıllar önce, Mehmet Ersoy'un kaymakam olduğu Çatalca'nın Milli Şairimiz Arif Nihat Asya'nın doğduğu İnceğiz Köyünde verdiği bir notu heyecanla hatırladım.
Ersoy'un notunda, 16 yaşında Ömer oğlu Mustafa isimli Boyabatlı bir hemşehrisinin Çanakkale harbine katıldığı günün sabahında şehit olduğu ifade ediliyor ve mübarek şehidimizin bir gece evvel yazdığı bir şiiri bulunuyordu
Boyabatlı Ömer oğlu Mustafa'nın uzun şiirinin son kıtası şöyledir:
Boyabatlı Ömer oğlu Mustafa
Yazdı bu destanı girerken safa
Muradım ermektir arşı tavafa
Bugün vatan bizden razı olacak
Nefer şehit, Ordu gazi olacak