7 yıl önce aramızdan ayrılan Necmettin Erbakan’ın siyaset yolculuğunun bilinmeyen hikayeleri gün yüzüne çıktı.Ölümünün 7’nci yıl dönümünde merhum Necmettin Erbakan’a siyasetin yolunu açan TOBB Başkanlığı'ndan dönemin Başbakanı Süleyman Demirel tarafından uzaklaştırılmasının hikayesi gün yüzüne çıktı. Gazeteci Fehmi Çalmuk’un “Das İst Erbakan-Anadolu’nun Sanayileşme Sevdası” serisinin yayınlanan ikinci cildinde Erbakan’ın kendisini makamına kilitlediği anlatılıyor.DEMİREL ‘ATIN BU ADAMI’ DEDİErbakan, Odalar Birliği Başkanlığı'na seçildi. Başbakan Süleyman Demirel dönemin Emniyet Genel Müdürü İbrahim Ural’a “Atın bu adamı kardeşim” diye seslenmişti. Atılacak kişi Erbakan’dı. Daha sonra Demirel, “Ne pahasına olursa olsun çıkarın o adamı oradan” demişti. Vali operasyon için emir verdi. Erbakan’ın oturduğu makamın kapısı kırılacaktı. Odalar Birliği önünde başta Milli Türk Talebe Birliği (MTBB) ve MHP’li öğrenciler Erbakan için gece gündüz nöbet tutmaya devam etti. “Milliyetçi Türkiye, kahrolsun masonlar” şeklinde sloganlar atılıyordu. Odalar Birliği’nin üst katlarına birçok komando sızdı. Başkanlık odasının kapısı ana baba günüydü, komandosu var, gazetecisi var, sivili, memur, polisi var. Yani herkes yerine almıştı.ÇİLİNGİRE KAPIYI AÇTIRDILARPolisler kapıyı açmayı beceremediler. O zaman hırsızlık masasına emir verilip ellerinde iyi bir hırsız olup olmadığı soruldu. Sonunda çilingir Çapur Hüseyin’i getirdiler. Kapı açıldı, Erbakan içeri girenleri karşıladı ve “Müdür bey yaptığınız kanunsuz, bundan mesul olursunuz” dedi.DEMİREL'İN BASKISI SONUCU BIRAKTIDemirel'ın baskısı sonucu Erbakan, görevini bıraktı. Bu olay Erbakan’ın siyasete girmesini artık zorunlu hale getirdi. Odalar Birliği’nden ayrılarak Adalet Partisi’ne kaydını yaptırmaya gitti. Veto edileceğini bile bile gitti ancak daha sonra Erbakan “Eğer öyle yapmasaydım bunlar, Erbakan solun karşısında sağı böldü diyeceklerdi” diye anlatıyor.VASİYETE UYMADIErbakan’ın kardeşi Selahattin Erbakan “Babamın öğüdünü hatırlıyorum. Küçükken bize kesinlikle siyasete girmeyin diye öğüt vermişti. Babamın öğüdünü kardeşim tutmadı ve sonuna kadar siyasete girdi” şeklinde konuştu.ENGELLEMELERE KARŞI MECBUR KALDIErbakan ve Demirel’in İstanbul Teknik Üniversite’den okul arkadaşı Recai Kutan’ın ilginç bir tespiti var. Süleyman Demirel’in Gümüş Motor aleyhine çalıştığını belirten Kutan, “Erbakan’ın Gümüş Motor'dan başlayan engellemelere karşı bir zorunluluk olarak siyasete girecekti” diyor.ABD’Lİ KOMUTANA KÖK SÖKTÜRDÜ
Erbakan 27 yaşında Türkiye’nin en genç doçenti olmuştu. DEUTZ AG tarafından ‘Dr. Başmühendis’ olarak Erbakan, Almanya’ya davet edildi. Erbakan, kullanılmış motorların boyanarak Türkiye’ye ihraç edilmesinden rahatsızdı. 1954'te 17,5 ay Kağıthane’de vatani görevini yaptı. Teçhizatın ABD’den gelmesi hoşuna gitmiyordu. Türk askerinin kendi teçhizatını yapması için hemen liste hazırladı. Amerikalı albay, listeyi hazırlayan kişi ile görüşmek istedi. Okul Komutanı Şeref Özel ve Erbakan, ABD’li albayın yanına giderler. İlk önce ABD’li albay söze başlar, “İş makinelerinin tamiratı sırasında imal edilmesi gereken çeşitli parçaların imalatı için tezgahlar istemişisiniz. Siz nasıl olurda bu tezgahları talep edersiniz” dedi. Erbakan “Amerika’daki aynı birliklerde bu tezgahlardan var. Bizde niçin olmasın” cevabını veriyor. ABD’li albay bu tavır karşısında susmakla yetindi ve tezgâhları göndermekten başka çaresi kalmamıştı. Almanya’da Leopar tankların motorunu Erbakan icat etti. Leopar tankları dünyada ilk olarak hem mazotlu hem de benzinle çalışan motorlardı. Alman profesör arkadaşları Erbakan’a “ Sayın Erbakan siz 10 yıl önce bu motoru bulsaydınız biz Almanya olarak 2. Dünya Savaşı'nda Ruslara kaybetmezdik” diyorlar.OT SATMAKLA KALKINILMAZGümüş Motor, montaj zihniyetinin aksine yüzde 100 Türkiye’de üretmeyi savunmuş bir anlayışın ürünü. Gümüş Motor, 1 Temmuz 1956 günü 300 ortaklı olarak kuruldu. Adnan Menderes, Erbakan’a döviz ve kredi desteği verdi. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’in odasına Genel Müdür Erbakan girdi ve çantasındaki dosyaları masanın üzerine bıraktı. Erbakan, dosyanın birini Gürsel’e gösterdi ve dikkatini çekti. Dosyanın kapağında “milli otomobil projesi” yazıyordu. Gürsel milli otomobil projesini beğenmişti ve “hemen kolları sıvayın” talimatı verdi. Ticaret Sanayi Bakanı Şahap Kocatopçu, “Hem Gümüş Motor fabrikasında çalışan hem de Makine Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan, Devlet Başkanı Cemal Gürsel’e geliyor. Türkiye’de otomotiv sanayii kurmak üzere projeler getiriyor. Film gösteriyor ve Gürsel’i ikna ediyor” diye anlatıyor. Gürsel, ‘Bu millet ot satmakla kalkınamaz” sözlerine dikkat çekti. 1961 yılında Erbakan arabanın etüt çalışmasını tamamladı. Fakat Ulaştırma Bakanlığı, yerli otomobilin imali görevini Devlet Demir Yolları’na verdi. Bu da Erbakan ve Gümüş Motor'un devreden çıkarılması anlamına geliyordu.
LİDERLERİN ERBAKAN HOCASIKimisine göre “Hoca”, “Profesör” kimisine göre de “Dava adamı”, “Savunan adam” ve “Mücahit” yakıştırmalarıyla tanımlanan merhum başbakanlardan Erbakan’ın vefatının üzerinden 7 yıl geçti. Milli Görüş hareketini kurarak, Türk siyasetine yeni bir anlayış yerleştirerek, kendi ideolojisini bugün dahi siyaset, ekonomi, kültür gibi önemli alanlarda yaşatabilen Erbakan, Cumhurbaşkanı Erdoğan, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bugün siyasette ve bürokraside aktif görev alan pek çok ismin yol göstericisi, “Erbakan Hocası” oldu. 29 Ekim 1926’da Sinop’ta doğan Erbakan, 28 Şubat'ın yıldönümü arifesinde 27 Şubat 2011’de vefat etti. 1 Mart 2011’de vasiyeti üzerine devlet töreniyle değil, İstanbul Fatih Camii'ndeki cenaze töreninin ardından milyonlar tarafından uğurlandı.Milli Görüş hareketinin lideri olan Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın kurduğu 4 parti kapatıldı. Beşinci partisi olan Saadet Partisi ise hâlâ aynı çizgide siyaset yapıyor. Saadet Partisi'nin genel başkanı iken rahmeti rahmana kavuşan Erbakan hoca kimdir? Erbakan'ın kurduğu partiler ve REFAHYOL Hükümeti başbakanıyken gerçekleştirdiği icraatlar nelerdi?"ERBAKAN HAKLIYMIŞ"Neyi, niçin ve ne zaman söylediğiyle, neyi, niçin ve ne zaman yaptığıyla ilgili küçük bir araştırma yaptığımızda dahi Necmettin Erbakan isminin Türkiye ve dünya için büyük bir kazanım olduğunu görüyoruz. “Biz seçimler için değil, gelecek nesiller için çalışıyoruz” cümleleriyle lideri olduğu Milli Görüş’ün siyasi hareketten ziyade “Dünya geleceğinin dev projesi” olduğunun farkına varıyoruz. Türkiye'de bugün yaşanan birçok olayı yıllar öncesinden haber verme basiretiyle artık dillerde dolanan şu söz Erbakan'ı en güzel tanımyan bir ifade oldu: "Erbakan hoca haklıymış.""BİZ SEÇİMLER İÇİN DEĞİL, GELECEK NESİLLER İÇİN ÇALIŞIYORUZ"Onun çizgisi yoksulu doyurmak, yetimi korumak ve mazlumun yanında olmaktır. Siyonizm, emperyalizm veya kapitalizm gibileriyle mücadelenin yılmaz savunucusu olan Necmettin Erbakan, yeri geldiğinde ülke, millet ve ümmet için büyük risk almış, cesur ve en net tavrı göstermiştir. Yeri gelmiş bedelleri sadece kendi ödemiş, Siyonist emperyalizmin herkesi teslim aldığı son yarım yüzyılda dimdik ayakta durmayı başarmıştır. O, sadece İslam ülkelerinin değil, Kur‘an’ın emrettiği gibi bütün dünyanın saadetini istedi.ERBAKAN'IN HAYATINecmettin Erbakan, 29 Ekim 1926’da Sinop’ta dünyaya geldi. Sinop Kadı Vekili Mehmet Sabri Bey ve Kamer hanımın 4 çocuğunun en büyüğü olan Necmettin Erbakan’ın, (Kendi ifadesiyle) anne tarafı Çerkez, baba tarafı ise Kozanoğlu Beyliği’ne dayanır. İlkokula Kayseri’de başlayan Necmettin Erbakan, babasının tayini sebebiyle tahsilini Trabzon’da sürdürmüştür. Orta tahsiline İstanbul Erkek Lisesi’nde 1937’de başlayan Erbakan, 1943’te birincilikle bitirmiştir. Başarısı sebebiyle üniversiteye sınavsız girme hakkı kazanmasına rağmen bu hakkını kullanmayarak girdiği sınavdan yüksek başarıyla geçmiştir.EĞİTİM HAYATIİstanbul Teknik Üniversitesi’ne kendisinden 1 sene evvelki öğrencilerle birlikte başlayan Necmettin Erbakan’ın dönem arkadaşları arasında Türk siyasetinin önemli isimleri Süleyman Demirel ve Turgut Özal da vardı. İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi’nden 1948’de mezun olan Necmettin Erbakan, aynı yıl asistan olarak aynı fakültenin Motorlar Kürsüsü’nde ders verdi. (Sadece profesör ve doçent unvanı olanların icra ettiği bu görev, Erbakan’ın başarısının ödülü niteliğindedir.)ALMANYA’DAKİ İLK TÜRK BİLİM ADAMI NECMETTİN ERBAKANÜniversite tarafından 1951 yılında gönderildiği Almanya’daki Aachen Teknik Üniversitesi’nde doktorasını yapan Erbakan, motorların daha az yakıt sarf etmeleri konusunda araştırmalar ışığında bir rapor hazırladı. Söz konusu raporla birlikte doçentlik tezini de vererek İstanbul Teknik Üniversitesi’nde 27 yaşındayken doçent oldu. Dizel motorlarda püskürtülen yakıtın nasıl tutuştuğunu matematiksel olarak izah eden bu tez, Alman bilim çevrelerinde büyük yankı buldu. Tezin neşredilmesi üzerine o tarihte Almanya’nın en büyük motor fabrikası olan Deutz Motor Fabrikaları’nın genel müdürü tarafından Almanların meşhur Leopard tanklarının motorlarıyla ilgili araştırmalar yapmak üzere Almanya’ya davet edildi. Alman Ekonomi Bakanlığı’nın araştırma yapmak için görevlendirdiği heyette kendisinin de yer almasını istemesi üzerine, Almanya’daki ağır sanayi fabrikalarını gezip inceleme fırsatı buldu. Mayıs 1954 ile Ekim 1955 arasındaki askerlik görevinin akabinde yeniden üniversiteye döndü. 1956-1963 arasında 200 ortaklı ilk yerli motoru üretecek olan Gümüş Motor’u kurarak motor üretimini gerçekleştiren isim oldu. Profesörlük unvanını 1965’te aldı. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Genel Sekreterliği’ne 1967’de seçildi. Aynı yıl, Nermin Saatçioğlu ile evlendi. Bu evliliğinden üç çocuğu oldu. (Zeynep-1968, Elif-1974 ve Fatih-1978) TOBB Genel Sekreterliği görevi sırasında, büyük sanayici ve tüccarlara karşı Anadolu’daki tüccar ve küçük sanayicileri savunmasıyla dikkati çeken Necmettin Erbakan, 25 Mayıs 1969’da TOBB Genel Başkanı olarak seçildi. Ancak, Adalet Partisi’nin seçimleri iptal etmesi sebebiyle 8 Ağustos 1969’da başkanlık görevinden ayrılmak zorunda kaldı.MİLLİ NİZAM PARTİSİAdalet Partisi’nin 1969’da milletvekili aday adaylığı Süleyman Demirel tarafından veto edildiği için Konya’dan bağımsız aday olarak gerdiği seçimi 2 milletvekili seçtirecek oy alarak milletvekili oldu. Milli Nizam Partisi (MNP)’ni 17 Ocak 1970’te, 17 arkadaşıyla birlikte kurdu. Bu parti 12 Mart askeri müdahalesi sonrası “Laikliğe aykırı çalışmalar yürüttüğü” iddiasıyla açılan davayla 20 Mayıs 1971’de kapatıldı.MSP-CHP KOALİSYONUMNP kadrolarıyla 11 Ekim 1972’de Milli Selamet Partisi (MSP)’ni kuran Necmettin Erbakan, 14 Ekim 1973 seçimlerinde yüzde 12 oy oranıyla 48 milletvekilliği kazanarak Meclis’e girdi. Seçimlerin hemen akabinde CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit’le CHP-MSP koalisyonunu kurdu. Koalisyon hükümeti sırasında Kıbrıs’taki soydaşlarımızın yaşadığı zulme sessiz kalmayan Necmettin Erbakan, Kıbrıs Barış Harekâtının yapılmasında etkin rol oynadı. Harekât sırasında Kıbrıs’ın tamamının alınması gerektiğini savunan Necmettin Erbakan’a, Bülent Ecevit karşı çıkmış ve harekât yarıda bırakılarak, bugünkü sınırlarda kalınmıştı. Koalisyondaki bu sürtüşme daha sonra ortaklığı bitiren en büyük etken oldu.12 EYLÜL 1980 DARBESİ VE YASAKLI GÜNLERMart 1975’te kurulan Birinci Milliyetçi Cephe Hükümeti (Adalet Partisi, Milli Selamet Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhuriyetçi Güven Partisi)’inde devlet bakanı ve başbakan yardımcısı olan Necmettin Erbakan’ın MSP’si, 1977 Genel Seçimlerinden 24 milletvekili çıkardı. Temmuz 1977’de AP, MSP ve MHP koalisyonuyla kurulan İkinci Milliyetçi Cephe’de Necmettin Erbakan yine devlet bakanı ve başbakan yardımcısı görevini üstlendi. Adalet Partisi’nin Kasım 1979’da kurduğu hükümete dışarıdan destek veren Milli Selamet Partisi, Konya’da 6 Eylül 1980’de yapılan Kudüs Mitingi’yle büyük ses getirdi. 12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası Milli Selamet Partisi kapatılırken, Kudüs Mitingi kapatılma sebebi olarak gösterildi. Hatta darbenin sebeplerinden biri olduğu iddiası bile dile getirildi. Askeri darbe sırasında bir süre İzmir Uzunada’da gözaltında tutulan Necmettin Erbakan, 21 MSP yöneticisiyle birlikte yargılandı. Hakkında verilen hüküm 1983 senesinde Askeri Yargıtay tarafından bozularak beraat etti. Bu arada kendisine 10 yıl siyaset yapma yasağı getirildi. 6 Eylül 1987’deki halk oylamasıyla tekrar siyasete dönen Necmettin Erbakan, 11 Ekim 1987’de Refah Partisi’nin genel başkanı seçildi. Erbakan, Refah Partisi’nin Milliyetçi Çalışma Partisi ve Islahatçı Demokrasi Partisi’yle ittifak yaptığı 1991 seçimlerinde yeniden Konya Milletvekili oldu.REFAHYOL HÜKÜMETİ’NİN BAŞARISI, ŞER GÜÇLERİ RAHATSIZ ETTİMilli Görüş Hareketi’nin büyük bir zafer kazandığı 1995 seçimlerinde Refah Partisi yüzde 21,37 oy oranı ve 158 milletvekiliyle birinci parti oldu. O seçimlerin ardından Doğru Yol Partisi ve Anavatan Partisi arasında kurulan koalisyon hükümeti kısa ömürlü olmuştu. Akabinde Refah Partisi-Doğru Yol Partisi koalisyonu kuruldu. Kurulan Refahyol hükümetinde Başbakan olan Necmettin Erbakan, 28 Haziran 1996’da başlayan Refahyol hükümetiyle yaklaşık 1 yıl iktidarda bulundu. Bu kısa zamanda Türkiye ekonomisi yüzde 7,5 oranında büyürken, Gayri Safi Milli Hâsıla da Dünya toplamının binde 11,96’sından binde 12,37’ye yükselmiştir. Refahyol döneminde yapılan reformlar arasında, kamu kuruluşları arasında havuz sisteminin kurulması, memur, emekli ve işçiye yapılan rekor zamlar ile gelişmekte olan halkın çoğunluğu Müslüman ülkelerden 8 tanesini bir araya getiren D-8 oluşumu gösterilir. Laiklik ve Atatürkçülük tartışmaları ve ardından gelen 28 Şubat post-modern darbesinde istifaya zorlanan Necmettin Erbakan, bu teşebbüse neredeyse tek başına karşı koyan isim oldu. 30 Haziran 1997’de koalisyon ortağı Doğru Yol Partisi’nin protokol gereği başbakanlık koltuğunu alması için istifasını sunan Necmettin Erbakan yine Süleyman Demirel vetosuyla karşılaştı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, teamüllerin aksi bir tutum sergileyerek, hükümeti kurma görevini DYP Genel Başkanı Tansu Çiller yerine, Anavatan Partisi Genel Başkanı Mesut Yılmaz’a verdi. Böylece 55. Hükümet, Anavatan Partisi, Demokratik Sol Parti ve Demokrat Türkiye Partisi koalisyonuyla kurulmuş oldu.DÖRDÜNCÜ PARTİSİ FAZİLET28 Şubat darbesindeki Refah Partisi’ni kapatma davası Anayasa Mahkemesi tarafından 16 Ocak 1998’de sonuca bağlandı. Refah Partisi’nin kapatılmasına ve aralarında Necmettin Erbakan’ın da bulunduğu 6 kişiye 5 yıl süreyle siyaset yasağı getirilmesine karar verildi. Kapatma davasının açılmış olması sebebiyle daha önce İsmail Alptekin başkanlığında kurulan Milli Görüş Hareketi’nin dördüncü partisi olan Fazilet Partisi’nin yeni genel başkanı Recai Kutan oldu. Milli Görüş Haraketi’ni parti kapatmalarla bitiremeyeceğini anlayan şer güçler, bu kez de Fazilet Partisi’nin içini oymaya çalıştı. Partinin birinci kongresinde parti yönetimine muhalif bir kanat ortaya çıktı. İstenilen sonuç kongrede alınamazken, Anayasa Mahkemesi’nin Haziran 2001’deki kapatma kararı bölünmeyi de beraberinde getirdi.MÜCADELESİNİ SON NEFESİNE KADAR SÜRDÜRDÜNecmettin Erbakan’ın 5 yıllık siyaset yasağı Şubat 2003’te sona ermiş, Mayıs 2003’te de Saadet Partisi Genel Başkanlığı günleri başlamıştı. Erbakan, açılan bir dava sonucunda 30 Ocak 2004’te Saadet Partisi Genel Başkanlığı görevinden ayrılmak zorunda bırakıldı. 17 Ekim 2010’da tekrar Saadet Partisi’nin genel başkanlığına seçilen Necmettin Erbakan’ın o yaşına rağmen ülkeyi baştanbaşa dolaşarak, davasını anlatmaya devam etmesi büyük takdir topluyordu. Sağlık durumu giderek kötüleştiği halde vefat ettiği güne kadar parti ve ülke meseleleri hakkındaki çalışmalarına ara vermeyen Necmettin Erbakan, ayağında nükseden damar iltihabı rahatsızlığı sebebiyle 19 Ocak 2011’de hastanede tedavi altına alındı. Daha sonra taburcu edilen Erbakan, kısa süre sonra solunum ve kalp yetmezliği sebebiyle kaldırıldığı hastanede yoğun bakıma alındı. Yapılan tüm tedavilere rağmen solunum yetmezliğine bağlı, kalp ve çoklu organ yetmezliği sebebiyle 27 Şubat 2011’de Hakk’ın rahmetine kavuştu.MİLYONLAR UĞURLADIVasiyeti sebebiyle kendisi için devlet töreni düzenlenmemiş, 1 Mart 2011 Salı günü önce Ankara Hacı Bayram Camii’nde daha sonra da İstanbul’da Fatih Camii’nde cenaze namazı kılınmıştır. Cenaze namazına, cumhurbaşkanı, meclis başkanı, başbakan, bakanlar, siyasi parti genel başkanları, milletvekilleri, Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları, büyükelçiler, belediye başkanları ve toplumun her kesiminden insanların yanı sıra 60 ülkeden cemaat ve hareket lider veya temsilcileri katılmıştır. Necmettin Erbakan’ın aile kabristanına götürüldüğü korteje 2 milyon insan katılmıştır. Necmettin Erbakan’ın kabrine, sevenleri tarafından Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden, Kudüs, KKTC ve Boşnak lider Aliya İzzetbegoviç’in mezarından toprak getirilmiştir.
Erbakan 27 yaşında Türkiye’nin en genç doçenti olmuştu. DEUTZ AG tarafından ‘Dr. Başmühendis’ olarak Erbakan, Almanya’ya davet edildi. Erbakan, kullanılmış motorların boyanarak Türkiye’ye ihraç edilmesinden rahatsızdı. 1954'te 17,5 ay Kağıthane’de vatani görevini yaptı. Teçhizatın ABD’den gelmesi hoşuna gitmiyordu. Türk askerinin kendi teçhizatını yapması için hemen liste hazırladı. Amerikalı albay, listeyi hazırlayan kişi ile görüşmek istedi. Okul Komutanı Şeref Özel ve Erbakan, ABD’li albayın yanına giderler. İlk önce ABD’li albay söze başlar, “İş makinelerinin tamiratı sırasında imal edilmesi gereken çeşitli parçaların imalatı için tezgahlar istemişisiniz. Siz nasıl olurda bu tezgahları talep edersiniz” dedi. Erbakan “Amerika’daki aynı birliklerde bu tezgahlardan var. Bizde niçin olmasın” cevabını veriyor. ABD’li albay bu tavır karşısında susmakla yetindi ve tezgâhları göndermekten başka çaresi kalmamıştı. Almanya’da Leopar tankların motorunu Erbakan icat etti. Leopar tankları dünyada ilk olarak hem mazotlu hem de benzinle çalışan motorlardı. Alman profesör arkadaşları Erbakan’a “ Sayın Erbakan siz 10 yıl önce bu motoru bulsaydınız biz Almanya olarak 2. Dünya Savaşı'nda Ruslara kaybetmezdik” diyorlar.OT SATMAKLA KALKINILMAZGümüş Motor, montaj zihniyetinin aksine yüzde 100 Türkiye’de üretmeyi savunmuş bir anlayışın ürünü. Gümüş Motor, 1 Temmuz 1956 günü 300 ortaklı olarak kuruldu. Adnan Menderes, Erbakan’a döviz ve kredi desteği verdi. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’in odasına Genel Müdür Erbakan girdi ve çantasındaki dosyaları masanın üzerine bıraktı. Erbakan, dosyanın birini Gürsel’e gösterdi ve dikkatini çekti. Dosyanın kapağında “milli otomobil projesi” yazıyordu. Gürsel milli otomobil projesini beğenmişti ve “hemen kolları sıvayın” talimatı verdi. Ticaret Sanayi Bakanı Şahap Kocatopçu, “Hem Gümüş Motor fabrikasında çalışan hem de Makine Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan, Devlet Başkanı Cemal Gürsel’e geliyor. Türkiye’de otomotiv sanayii kurmak üzere projeler getiriyor. Film gösteriyor ve Gürsel’i ikna ediyor” diye anlatıyor. Gürsel, ‘Bu millet ot satmakla kalkınamaz” sözlerine dikkat çekti. 1961 yılında Erbakan arabanın etüt çalışmasını tamamladı. Fakat Ulaştırma Bakanlığı, yerli otomobilin imali görevini Devlet Demir Yolları’na verdi. Bu da Erbakan ve Gümüş Motor'un devreden çıkarılması anlamına geliyordu.
LİDERLERİN ERBAKAN HOCASIKimisine göre “Hoca”, “Profesör” kimisine göre de “Dava adamı”, “Savunan adam” ve “Mücahit” yakıştırmalarıyla tanımlanan merhum başbakanlardan Erbakan’ın vefatının üzerinden 7 yıl geçti. Milli Görüş hareketini kurarak, Türk siyasetine yeni bir anlayış yerleştirerek, kendi ideolojisini bugün dahi siyaset, ekonomi, kültür gibi önemli alanlarda yaşatabilen Erbakan, Cumhurbaşkanı Erdoğan, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bugün siyasette ve bürokraside aktif görev alan pek çok ismin yol göstericisi, “Erbakan Hocası” oldu. 29 Ekim 1926’da Sinop’ta doğan Erbakan, 28 Şubat'ın yıldönümü arifesinde 27 Şubat 2011’de vefat etti. 1 Mart 2011’de vasiyeti üzerine devlet töreniyle değil, İstanbul Fatih Camii'ndeki cenaze töreninin ardından milyonlar tarafından uğurlandı.Milli Görüş hareketinin lideri olan Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın kurduğu 4 parti kapatıldı. Beşinci partisi olan Saadet Partisi ise hâlâ aynı çizgide siyaset yapıyor. Saadet Partisi'nin genel başkanı iken rahmeti rahmana kavuşan Erbakan hoca kimdir? Erbakan'ın kurduğu partiler ve REFAHYOL Hükümeti başbakanıyken gerçekleştirdiği icraatlar nelerdi?"ERBAKAN HAKLIYMIŞ"Neyi, niçin ve ne zaman söylediğiyle, neyi, niçin ve ne zaman yaptığıyla ilgili küçük bir araştırma yaptığımızda dahi Necmettin Erbakan isminin Türkiye ve dünya için büyük bir kazanım olduğunu görüyoruz. “Biz seçimler için değil, gelecek nesiller için çalışıyoruz” cümleleriyle lideri olduğu Milli Görüş’ün siyasi hareketten ziyade “Dünya geleceğinin dev projesi” olduğunun farkına varıyoruz. Türkiye'de bugün yaşanan birçok olayı yıllar öncesinden haber verme basiretiyle artık dillerde dolanan şu söz Erbakan'ı en güzel tanımyan bir ifade oldu: "Erbakan hoca haklıymış.""BİZ SEÇİMLER İÇİN DEĞİL, GELECEK NESİLLER İÇİN ÇALIŞIYORUZ"Onun çizgisi yoksulu doyurmak, yetimi korumak ve mazlumun yanında olmaktır. Siyonizm, emperyalizm veya kapitalizm gibileriyle mücadelenin yılmaz savunucusu olan Necmettin Erbakan, yeri geldiğinde ülke, millet ve ümmet için büyük risk almış, cesur ve en net tavrı göstermiştir. Yeri gelmiş bedelleri sadece kendi ödemiş, Siyonist emperyalizmin herkesi teslim aldığı son yarım yüzyılda dimdik ayakta durmayı başarmıştır. O, sadece İslam ülkelerinin değil, Kur‘an’ın emrettiği gibi bütün dünyanın saadetini istedi.ERBAKAN'IN HAYATINecmettin Erbakan, 29 Ekim 1926’da Sinop’ta dünyaya geldi. Sinop Kadı Vekili Mehmet Sabri Bey ve Kamer hanımın 4 çocuğunun en büyüğü olan Necmettin Erbakan’ın, (Kendi ifadesiyle) anne tarafı Çerkez, baba tarafı ise Kozanoğlu Beyliği’ne dayanır. İlkokula Kayseri’de başlayan Necmettin Erbakan, babasının tayini sebebiyle tahsilini Trabzon’da sürdürmüştür. Orta tahsiline İstanbul Erkek Lisesi’nde 1937’de başlayan Erbakan, 1943’te birincilikle bitirmiştir. Başarısı sebebiyle üniversiteye sınavsız girme hakkı kazanmasına rağmen bu hakkını kullanmayarak girdiği sınavdan yüksek başarıyla geçmiştir.EĞİTİM HAYATIİstanbul Teknik Üniversitesi’ne kendisinden 1 sene evvelki öğrencilerle birlikte başlayan Necmettin Erbakan’ın dönem arkadaşları arasında Türk siyasetinin önemli isimleri Süleyman Demirel ve Turgut Özal da vardı. İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi’nden 1948’de mezun olan Necmettin Erbakan, aynı yıl asistan olarak aynı fakültenin Motorlar Kürsüsü’nde ders verdi. (Sadece profesör ve doçent unvanı olanların icra ettiği bu görev, Erbakan’ın başarısının ödülü niteliğindedir.)ALMANYA’DAKİ İLK TÜRK BİLİM ADAMI NECMETTİN ERBAKANÜniversite tarafından 1951 yılında gönderildiği Almanya’daki Aachen Teknik Üniversitesi’nde doktorasını yapan Erbakan, motorların daha az yakıt sarf etmeleri konusunda araştırmalar ışığında bir rapor hazırladı. Söz konusu raporla birlikte doçentlik tezini de vererek İstanbul Teknik Üniversitesi’nde 27 yaşındayken doçent oldu. Dizel motorlarda püskürtülen yakıtın nasıl tutuştuğunu matematiksel olarak izah eden bu tez, Alman bilim çevrelerinde büyük yankı buldu. Tezin neşredilmesi üzerine o tarihte Almanya’nın en büyük motor fabrikası olan Deutz Motor Fabrikaları’nın genel müdürü tarafından Almanların meşhur Leopard tanklarının motorlarıyla ilgili araştırmalar yapmak üzere Almanya’ya davet edildi. Alman Ekonomi Bakanlığı’nın araştırma yapmak için görevlendirdiği heyette kendisinin de yer almasını istemesi üzerine, Almanya’daki ağır sanayi fabrikalarını gezip inceleme fırsatı buldu. Mayıs 1954 ile Ekim 1955 arasındaki askerlik görevinin akabinde yeniden üniversiteye döndü. 1956-1963 arasında 200 ortaklı ilk yerli motoru üretecek olan Gümüş Motor’u kurarak motor üretimini gerçekleştiren isim oldu. Profesörlük unvanını 1965’te aldı. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Genel Sekreterliği’ne 1967’de seçildi. Aynı yıl, Nermin Saatçioğlu ile evlendi. Bu evliliğinden üç çocuğu oldu. (Zeynep-1968, Elif-1974 ve Fatih-1978) TOBB Genel Sekreterliği görevi sırasında, büyük sanayici ve tüccarlara karşı Anadolu’daki tüccar ve küçük sanayicileri savunmasıyla dikkati çeken Necmettin Erbakan, 25 Mayıs 1969’da TOBB Genel Başkanı olarak seçildi. Ancak, Adalet Partisi’nin seçimleri iptal etmesi sebebiyle 8 Ağustos 1969’da başkanlık görevinden ayrılmak zorunda kaldı.MİLLİ NİZAM PARTİSİAdalet Partisi’nin 1969’da milletvekili aday adaylığı Süleyman Demirel tarafından veto edildiği için Konya’dan bağımsız aday olarak gerdiği seçimi 2 milletvekili seçtirecek oy alarak milletvekili oldu. Milli Nizam Partisi (MNP)’ni 17 Ocak 1970’te, 17 arkadaşıyla birlikte kurdu. Bu parti 12 Mart askeri müdahalesi sonrası “Laikliğe aykırı çalışmalar yürüttüğü” iddiasıyla açılan davayla 20 Mayıs 1971’de kapatıldı.MSP-CHP KOALİSYONUMNP kadrolarıyla 11 Ekim 1972’de Milli Selamet Partisi (MSP)’ni kuran Necmettin Erbakan, 14 Ekim 1973 seçimlerinde yüzde 12 oy oranıyla 48 milletvekilliği kazanarak Meclis’e girdi. Seçimlerin hemen akabinde CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit’le CHP-MSP koalisyonunu kurdu. Koalisyon hükümeti sırasında Kıbrıs’taki soydaşlarımızın yaşadığı zulme sessiz kalmayan Necmettin Erbakan, Kıbrıs Barış Harekâtının yapılmasında etkin rol oynadı. Harekât sırasında Kıbrıs’ın tamamının alınması gerektiğini savunan Necmettin Erbakan’a, Bülent Ecevit karşı çıkmış ve harekât yarıda bırakılarak, bugünkü sınırlarda kalınmıştı. Koalisyondaki bu sürtüşme daha sonra ortaklığı bitiren en büyük etken oldu.12 EYLÜL 1980 DARBESİ VE YASAKLI GÜNLERMart 1975’te kurulan Birinci Milliyetçi Cephe Hükümeti (Adalet Partisi, Milli Selamet Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhuriyetçi Güven Partisi)’inde devlet bakanı ve başbakan yardımcısı olan Necmettin Erbakan’ın MSP’si, 1977 Genel Seçimlerinden 24 milletvekili çıkardı. Temmuz 1977’de AP, MSP ve MHP koalisyonuyla kurulan İkinci Milliyetçi Cephe’de Necmettin Erbakan yine devlet bakanı ve başbakan yardımcısı görevini üstlendi. Adalet Partisi’nin Kasım 1979’da kurduğu hükümete dışarıdan destek veren Milli Selamet Partisi, Konya’da 6 Eylül 1980’de yapılan Kudüs Mitingi’yle büyük ses getirdi. 12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası Milli Selamet Partisi kapatılırken, Kudüs Mitingi kapatılma sebebi olarak gösterildi. Hatta darbenin sebeplerinden biri olduğu iddiası bile dile getirildi. Askeri darbe sırasında bir süre İzmir Uzunada’da gözaltında tutulan Necmettin Erbakan, 21 MSP yöneticisiyle birlikte yargılandı. Hakkında verilen hüküm 1983 senesinde Askeri Yargıtay tarafından bozularak beraat etti. Bu arada kendisine 10 yıl siyaset yapma yasağı getirildi. 6 Eylül 1987’deki halk oylamasıyla tekrar siyasete dönen Necmettin Erbakan, 11 Ekim 1987’de Refah Partisi’nin genel başkanı seçildi. Erbakan, Refah Partisi’nin Milliyetçi Çalışma Partisi ve Islahatçı Demokrasi Partisi’yle ittifak yaptığı 1991 seçimlerinde yeniden Konya Milletvekili oldu.REFAHYOL HÜKÜMETİ’NİN BAŞARISI, ŞER GÜÇLERİ RAHATSIZ ETTİMilli Görüş Hareketi’nin büyük bir zafer kazandığı 1995 seçimlerinde Refah Partisi yüzde 21,37 oy oranı ve 158 milletvekiliyle birinci parti oldu. O seçimlerin ardından Doğru Yol Partisi ve Anavatan Partisi arasında kurulan koalisyon hükümeti kısa ömürlü olmuştu. Akabinde Refah Partisi-Doğru Yol Partisi koalisyonu kuruldu. Kurulan Refahyol hükümetinde Başbakan olan Necmettin Erbakan, 28 Haziran 1996’da başlayan Refahyol hükümetiyle yaklaşık 1 yıl iktidarda bulundu. Bu kısa zamanda Türkiye ekonomisi yüzde 7,5 oranında büyürken, Gayri Safi Milli Hâsıla da Dünya toplamının binde 11,96’sından binde 12,37’ye yükselmiştir. Refahyol döneminde yapılan reformlar arasında, kamu kuruluşları arasında havuz sisteminin kurulması, memur, emekli ve işçiye yapılan rekor zamlar ile gelişmekte olan halkın çoğunluğu Müslüman ülkelerden 8 tanesini bir araya getiren D-8 oluşumu gösterilir. Laiklik ve Atatürkçülük tartışmaları ve ardından gelen 28 Şubat post-modern darbesinde istifaya zorlanan Necmettin Erbakan, bu teşebbüse neredeyse tek başına karşı koyan isim oldu. 30 Haziran 1997’de koalisyon ortağı Doğru Yol Partisi’nin protokol gereği başbakanlık koltuğunu alması için istifasını sunan Necmettin Erbakan yine Süleyman Demirel vetosuyla karşılaştı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, teamüllerin aksi bir tutum sergileyerek, hükümeti kurma görevini DYP Genel Başkanı Tansu Çiller yerine, Anavatan Partisi Genel Başkanı Mesut Yılmaz’a verdi. Böylece 55. Hükümet, Anavatan Partisi, Demokratik Sol Parti ve Demokrat Türkiye Partisi koalisyonuyla kurulmuş oldu.DÖRDÜNCÜ PARTİSİ FAZİLET28 Şubat darbesindeki Refah Partisi’ni kapatma davası Anayasa Mahkemesi tarafından 16 Ocak 1998’de sonuca bağlandı. Refah Partisi’nin kapatılmasına ve aralarında Necmettin Erbakan’ın da bulunduğu 6 kişiye 5 yıl süreyle siyaset yasağı getirilmesine karar verildi. Kapatma davasının açılmış olması sebebiyle daha önce İsmail Alptekin başkanlığında kurulan Milli Görüş Hareketi’nin dördüncü partisi olan Fazilet Partisi’nin yeni genel başkanı Recai Kutan oldu. Milli Görüş Haraketi’ni parti kapatmalarla bitiremeyeceğini anlayan şer güçler, bu kez de Fazilet Partisi’nin içini oymaya çalıştı. Partinin birinci kongresinde parti yönetimine muhalif bir kanat ortaya çıktı. İstenilen sonuç kongrede alınamazken, Anayasa Mahkemesi’nin Haziran 2001’deki kapatma kararı bölünmeyi de beraberinde getirdi.MÜCADELESİNİ SON NEFESİNE KADAR SÜRDÜRDÜNecmettin Erbakan’ın 5 yıllık siyaset yasağı Şubat 2003’te sona ermiş, Mayıs 2003’te de Saadet Partisi Genel Başkanlığı günleri başlamıştı. Erbakan, açılan bir dava sonucunda 30 Ocak 2004’te Saadet Partisi Genel Başkanlığı görevinden ayrılmak zorunda bırakıldı. 17 Ekim 2010’da tekrar Saadet Partisi’nin genel başkanlığına seçilen Necmettin Erbakan’ın o yaşına rağmen ülkeyi baştanbaşa dolaşarak, davasını anlatmaya devam etmesi büyük takdir topluyordu. Sağlık durumu giderek kötüleştiği halde vefat ettiği güne kadar parti ve ülke meseleleri hakkındaki çalışmalarına ara vermeyen Necmettin Erbakan, ayağında nükseden damar iltihabı rahatsızlığı sebebiyle 19 Ocak 2011’de hastanede tedavi altına alındı. Daha sonra taburcu edilen Erbakan, kısa süre sonra solunum ve kalp yetmezliği sebebiyle kaldırıldığı hastanede yoğun bakıma alındı. Yapılan tüm tedavilere rağmen solunum yetmezliğine bağlı, kalp ve çoklu organ yetmezliği sebebiyle 27 Şubat 2011’de Hakk’ın rahmetine kavuştu.MİLYONLAR UĞURLADIVasiyeti sebebiyle kendisi için devlet töreni düzenlenmemiş, 1 Mart 2011 Salı günü önce Ankara Hacı Bayram Camii’nde daha sonra da İstanbul’da Fatih Camii’nde cenaze namazı kılınmıştır. Cenaze namazına, cumhurbaşkanı, meclis başkanı, başbakan, bakanlar, siyasi parti genel başkanları, milletvekilleri, Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları, büyükelçiler, belediye başkanları ve toplumun her kesiminden insanların yanı sıra 60 ülkeden cemaat ve hareket lider veya temsilcileri katılmıştır. Necmettin Erbakan’ın aile kabristanına götürüldüğü korteje 2 milyon insan katılmıştır. Necmettin Erbakan’ın kabrine, sevenleri tarafından Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden, Kudüs, KKTC ve Boşnak lider Aliya İzzetbegoviç’in mezarından toprak getirilmiştir.