İhh Küçükçekmece ilçe temsilci düzenlediği bu haftaki seminerdeki konuğu yazar Abdullah yıldız ve ramazan yatkın oldu. Halkalı caddesinde bulunan seminer salonunda İhh Küçükçekmece ilçe temsilci düzenlediği programı buyu k ilgi gördü. Abdullah yıldız konuşmasında biz Müslümanlar her zaman her yerde İslami yaşam ile örnek olmalıyız örneğin Sözü Eleştir Ama Söyleyene Saygı Göster diyerek, Dosdoğru kılınan bir namaz ise, tıpkı bir nûr/ışık gibi; insanı her tür çirkinlik ve kötülükten alıkoyup doğruya yöneltir. Namazlı-niyazlı müminin ruhunda ve yüzünde bu nûrun izleri görülür. Secde izi ve nûru müminlerin “yüzlerine” yani hem özlerine hem de tüm iş ve ilişkilerine yansır ). Onlar “nûrları önlerini aydınlatan” kimselerden olurlar.SABİR VE NAMAZ İLE ALLAH TAN YARDIM İSTEYİNİZ“Sabır ziyâdır”ifadesi ise, sabrı tek kelime ile tanımlar. Ziyâ, ışığı ve ısısı kendisinden olan cisimler için, nûr ise, ışığını bir başkasından alıp yansıtan cisimler için kullanılır. “Güneşi ziyâ, ayı nûr kılan... O’dur” âyeti bunun delilidir. Sabır; zorluklara karşı direnmek ve göğüs germektir. Bu âyet ve hadis açısından sabır; müminlere dünya ve ahiret saadetini sağlayacak bir ışık kaynağıdır. Mümin, sabır sayesinde, hem yasakların yalancı câzibesinin ardındaki asıl tehlikeyi görüp onlardan sakınarak, hem de ilahi emirleri uygularken karşılaştığı zorlukların gerisindeki huzuru sezip engelleri aşarak sonuçtaki mutluluğa kavuşma imkânı bulacaktır. İbadetlerin yerine getirilmesi konusunda sabır, sebat ve irade göstermek. Yasakların terk edilmesi konusunda sabır, direnç ve tahammül göstermek. Belâ ve musibetlere, ezâ ve cefalara, kınayanların kınamalarına karşı sabredip direnmek. Savaş alanında ve kâfirlerle mücadelede sabırlı ve dirençli olmak. Sabır; haksızlıklara boyun eğmek değil, aksine direnmektir. Bu anlamlarıyla sabır; müminin öz sermayesive potansiyel gücüdür. Mümin, bu aslî güç ve ışık kaynağı ile ayakta durur, en büyük zorlukları aşar ve hedefine ulaşır. Haris el-Muhasibi: “Bedene göre baş ne ise, imana göre sabır da odur; baş kesildiği zaman beden de gider” der ki, bu, sabrın önemini vurgular. Yeniden Fetih Bekleyen bu ümmet sabah namzanı cemaatle kılmakla zafere ulaşır .Selahaddin Eyyubi’nin, Kudüs’ü Haçlılardan geri almak için harekete geçmesi istendiğinde, sabah namazında camilerin boş olduğunu görüp ‘namazla diriliş seferberliği’ başlatarak, sabah vakti camilerin Cuma namazları gibi dolduğunu görünce fethe karar vermiş olmasıdır ki, bugün cemaatle namaz şuurunu ciddi manada yitiren Türkiye Müslümanları için çok anlamlı ve ibretlik mesajlar taşır.NAMAZ UĞRUNA ÖDEDİĞİ BEDELLERİ ANLATTI RAMAZAN YATKINRamazan Yatkın, 1976 İstanbul Pendik doğumlu, Kartal’da ikamet ediyor. Evli, iki çocuk babası. Dokuz yaşında futbol hayatına başlayıp, kabiliyeti kısa zamanda keşfedilerek sırasıyla üçüncü lig, ikinci lig ve nihayet birinci lig takımlarında top koşturan ramazan yetkin ibret dolu hikâyesi ni anlattı. Ramazan yatkın konuşmasında’’Yirmi iki yaşıma kadar ‘nerde akşam, orda sabah’ türü bir hayat yaşadım Çanakkale dardenel sporda futbol oynarken 28 Şubat yasaklarının ağırlaştığı 1998’de Kur’an’la, İslâm’la ve namazla tanıştım. Ama bu durumu fark eden kulüp yöneticileri, namaz kıldığım için süresiz kadro dışı bıraktılar. Devlet Güvenlik Mahkemesinde yargılandım. dört ay askeri cezaevinde yattım... Cezaevinde namaz kılmasını yasaktı; kılmaması için türlü engeller koyarlar... Bir ay boyunca namazlarımı tuvaletlerde kılmak zorunda kaldım... Yan koğuşta, komutan vurduğu için uzun cezalar almış, yaşı ilerlemiş bir madde bağımlısı bana sahip çıktı: bir gün “Bana bakın lan!.. Bu çocuk namazlarını benim odamda kılacak ve kimse karışmayacak!..”dedi ve üç ay boyunca serdiği bezin üzerinde namazlarını özgürce kıldım... Arada bir benimle ile beraber namaz kılan bu garip adam, zeytin çekirdeklerinden ona güzel bir tespih de yapıp hediye etti... Cezam bitti ama çilem bitmedi... on sekiz ay süren askerlik hayatında yine namaz yasakları ile karşılaştım... Askerken de bir ay cezaevinde yattım. Namaz uğruna ödediği bu bedelleri, şimdi bir imkâna dönüştürmeye çalışıyorum ve eski çevresi üzerinden, kafe barlarda, meyhanelerde, kahvehanelerde, İslami anlatmaya çalışıyorum. Bizim de en büyük hedefimiz cennete gitmek. Bu amaç doğrultusunda biz ne yapabiliriz diye düşündük. Camilere, cemaatlere gidelim dedik ama onlara bir şekilde ulaşılıyordu. Biz, gidilmeyen yerlere gidelim, ulaşılmayan yerlere ulaşalım diye düşündük. Barlara, meyhanelere, kıraathanelere, cemevlerine, dernek ve iş yerlerine gitmeye karar verdik. Daha çok meyhaneler ve barlar faaliyet alanımıza giriyor; çünkü buradaki insanların zaaflarını biliyoruz. Çünkü biz de oralardan geldik. O insanları da tanıyoruz. Zaten şu an Müslümanların en büyük zaaflarından biri de karşısındaki insanları tanımamaları.
İSLAM
25 Mart 2017 - 13:04
IHH Küçükçekmece Temsilciliği "Namazla Diriliş; Salâ'dan Salât'a" programı yaptı
İhh Küçükçekmece ilçe temsilci düzenlediği bu haftaki seminerdeki konuğu yazar Abdullah yıldız ve ramazan yatkın oldu.IHH Küçükçekmece Temsilciliği'nın düzenlediği Abdullah Yıldız Hoca'nın konuşmacı katıldığı "Namazla Diriliş; Salâ'dan Salât'a" konulu konferansa büyük ilgi
İSLAM
25 Mart 2017 - 13:04